MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Rüşvet vermeye teşebbüs, tehdit ve kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret
HÜKÜM : Rüşvet vermeye teşebbüs ve zincirleme biçimde kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçlarından mahkumiyet, tehdit suçundan ise beraet


Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Rüşvet vermeye teşebbüs ve zincirleme biçimde kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçlarından verilen hükümlerin incelenmesinde;
Rüşvet suçuna teşebbüs hükümlerinin uygulanması sırasında mahkemece takdir edilen indirim oranı dikkate alındığında, hükümden sonra 05/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun 87. maddesi ile TCK"nın 252. maddesinde yapılan değişikliklerin sanık lehine sonuç doğurmadığı kabul edilerek yapılan incelemede;
Delillerle iddia ve savunma duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan yerinde görülmeyen sanık müdafiin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükümlerin ONANMASINA,
Tehdit suçundan kurulan beraet hükmüne yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Müştekilerin aşamalardaki uyumlu anlatımlarına, bunu doğrulayan tanıklar ..., ... ve ..."in beyanlarına, olay tutanağına, sanığın alkollü olduğunu gösteren Adli Tıp Kurumu Kimya İhtisas Dairesi Alkolmetri Şubesinin 02/04/2010 tarihli raporuna, savunmaya ve dosya kapsamına göre olay günü gece ... plaka sayılı aracı seyreden sanığın devriye görevini yapan müşteki polisleri görünce kaçmaya başladığı, megafonla anons edilip durdurulduğu ve kontrol sırasında daha önce geri alınması nedeniyle sürücü belgesinin olmadığının ve alkollü olduğunun anlaşıldığı, bu nedenle yasal işlem yapılmak istendiği, aracı kendisinin kullanmadığını belirterek alkol seviyesinin tespitini sağlayan cihazı üflemediği ve güçlük çıkardığı, raporunun alınması ve diğer soruşturma işlemlerinin ikmali amacıyla hastahaneye ve oradan karakola götürülürken mahkumiyetine konu hakareti dışında müştekilere hitaben “sizinle görüşeceğim, benim kim olduğumu biliyor musunuz, sizi sürdüreceğim, siz kiminle uğraştığınızı bilmiyorsunuz” demek suretiyle ve görevlerini yapmalarına engel olmak amacıyla tehditte bulunduğunun sabit olduğu ve açıklanan fiilinin TCK"nın 265/1 ve 43/1-2. maddelerine uyan zincirleme biçimde görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilerek mahkumiyeti yerine oluşa uygun düşmeyen ve yetersiz gerekçelerle yazılı biçimde beraet kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, O yer C.Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 04/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi..