3. Hukuk Dairesi 2016/14195 E. , 2017/9053 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı , davalı ... idaresinin kendileri aleyhine 47.662,00 TL borç tahakkuk ettirdiğini, borçlu olmadıkları halde elektriğin kesilmemesi için davalıya taksitler halinde bu bedeli ödemek zorunda kaldıklarını, taksit ödemeleri devam ederken fazlaya dair hakları saklı tutarak 24.000,00 TL bedelli menfi tespit ve istirdat davası açtıklarını, davalının kendilerinden 42.340,37 TL fazla para tahsil ettiğinin tespit edildiğini, mahkemece taleple bağlı kalınarak 24.000,00 TL"nin davalıdan tahsiline karar verildiğini, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiğini, kesinleşen ilamla karar altına alınan 24.000,00 TL mahsup edildiğinde kendilerinin davalıdan 34.814,40 TL alacaklı olduklarını belirterek; 34.481,40 TL asıl alacağın geçmiş günler ticari avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 20.03.2012 tarihli ıslah dilekçesiyle, dava değerini 50.259,51 TL artırarak 84.740,91 TL"ye çıkarmıştır.
Davalı, davacının ilk davayı fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadan açtığını, tahakkuk ettirilen tutarın mevzuata uygun olduğunu savunarak,davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen kararın davalı tarafından temyiz edilmesi neticesinde Dairemizin 09.06.2014 tarih ve 2014/3596 E.-2014/9133 K. sayılı ilamı ile ‘’mahkemece,davacının dava tarihinden önce davalıyı temerrüde düşürüp düşürmediği hususu üzerinde durularak,temerrüt yoksa,işlemiş faize hükmedilmemesi,temerrüt var ise temerrüt tarihi belirlenerek, temerrüt tarihinden itibaren işlemiş faizin hesaplanması için bilirkişiden ek rapor alınması ve sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği” gerekçesiyle bozulmuş,bozma sonrası bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde ise,davanın kısmen kabulüne,33.845,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek değişen oranda avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine; 11.481,87 TL işlemiş temerrüt faizinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş;hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara,kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre,davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Ancak, karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’nin 13. maddesinde ‘’(1) Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.’’düzenlemesi yer almaktadır.
Mahkemece, davaya konu edilen uyuşmazlıkta davacı ve davalı lehine red ve kabul edilen miktar üzerinden hesaplanıp hüküm altına alınan vekalet ücretleri hatalı olup, doğru görülmemiştir.
3-Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK .436/2 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün ikinci bendindeki ‘’...5.335,86 TL...’’ ifadesi ile hükmün üçüncü bendindeki ‘’...4.685,54 TL ...’’ ifadelerinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine hükmün üçüncü bendine ‘’...4.061,40 TL...’’ ifadesi ile hükmün dördüncü bendine ‘’...5.948,55 TL...’’ ifadelerinin eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.06.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.