MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Çocuğun cinsel istismarı, fuhuş
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A) Temyiz dilekçesinin süresi içerisinde verilmediği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanun"un 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin tebliğnameye uygun olarak, sanıklar ..., ... hakkında kurulan hükümlere yönelik TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
B) Sanık ...’un 24/06/2020 tarihli dilekçeyle temyizden feragat ettiği anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık müdafisinin temyiz istemi hakkında tebliğnameye aykırı olarak, KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
C) Sanık ... müdafisinin temyizinde ise;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Yerel Mahkemece 12/09/1993 doğumlu yaşı küçük mağdur ... Bastık’ın 2008 yılında ailesiyle birlikte taşındığı mahallede oturan sanık ...’la komşu oldukları, sanık ...’un 2008 yılı temmuz ayında yaşı küçük mağduru diğer sanık ...’le tanıştırdığı ve sanık ...’le 15 yaşından küçük mağdurla cinsel ilişkiye girdiği kabul olunarak sanık ... hakkında TCK’nın 103/2. maddesi uyarınca çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyetine karar verilmiş olduğu anlaşılmakla, yaşı küçük mağdurun soruşturma aşamasındaki ifadesinde sanık ... ile 2008 yılı Temmuz ayında yani 14 yaşının içerisindeyken tanıştığını söylemesi, sanık ... ve temyiz dışı sanık ... mağdurun mahalleye 2009 yılında taşındığı söylemeleri, bozma sonrası dinlenen tanıklar Fatih Yücel Durgun ile Fatma Yardımcı"nın beyanlarının da savunmayı doğrular nitelikte olmaları, yaşı küçük mağdur ... Horuz’un soruşturma aşamasında ilk cinsel ilişki eylemini birlikte gerçekleştirdiklerini söylediği temyiz dışı sanıklar ..., ... ve ..."ın, olay tarihini 2010 yılı olarak anlatmaları, iddianamede de olay tarihinin 2010 yılı Temmuz ayı olarak belirtilmiş olması ve sanık ...’in “ben askere 2008 yılının ll. Ayında gittim. 2010 yılının 3.ayında geldim” şeklindeki savunması karşısında, yaşı küçük mağdurun olay tarihindeki yaşı konusunda mevcut çelişkinin usulünce giderilmesi, hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı karar yerinde açıklanıp tartışılarak, yaşı küçük mağdur ... Bastık’ın olay tarihinde 15 yaşını ikmal edip etmediğinin kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespit edilmesi, dosyada sunulan Hatay Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen 02/02/2011 tarih ve 2011/424 sayılı rapor da göz önüne alınarak, atılı suç yönünden aranılan koşulların olayda nasıl gerçekleştiği Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde tartışılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeyerek, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafisinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, CMUK’nın 325. maddesi uyarınca çocuğun nitelikli istismarı suçu yönünden bozma ilamının temyizden feragat eden sanık ...’a da sirayetine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 14/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.