Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/3796 Esas 2016/2837 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/3796
Karar No: 2016/2837
Karar Tarihi: 17.03.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/3796 Esas 2016/2837 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/3796 E.  ,  2016/2837 K.

    "İçtihat Metni"




    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    MÜDAHİL : ...
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO
    KANUN YOLU : TEMYİZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 119 ada 17 parsel sayılı 447,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, çekişme konusu taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ileri sürerek dava açmıştır. Yargılama sırasında ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın Hazine yönünden reddine, katılan ... yönünden kısmen kabulüne, çekişme konusu 119 ada 17 parsel sayılı taşınmazın davalı ..., katılan ... ve dava dışı .... adlarına 1/4"er paylı olarak tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece çekişmeli taşınmazın arsa vasfı ile davalı, müdahil ve dava dışı kardeşleri tarafından kullanıldığı ve lehlerine zilyetlikle mülk edinme şartlarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; Mahkemece, bilgisine başvurulan yerel bilirkişi ve tanık çekişmeli taşınmazın 4 kardeşe ait olduğunu, bu kişilerin taşınmazın kuzeyinde evleri bulunduğunu ancak evlerinin bulunduğu alan afet bölgesi olduğundan bu taşınmaza ev yapmak istediklerini, taşınmazı bu nedenle kullandıklarını beyan etmişlerdir. Yine tespit bilirkişisi de taşınmazın 4 kardeş tarafından kullanıldığını belirtmekle yetinmiş olup, alınan beyanlar taşınmazın ekonomik amaca uygun olarak zilyet edilip edilmediğini açıklamaktan uzak, soyut ve davayı aydınlatmayacak nitelikte olduğundan yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Sağlıklı sonuca varılabilmesi için, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, tespit bilirkişileri ve fen bilirkişi katılımı ile keşif yapılmalıdır. Taşınmazın başında yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, davalı ya da müdahil tarafından ekonomik amaca uygun olarak ne şekilde zilyet edildiği ve iktisaba elverişli ekonomik amacına uygun zilyetliğin bulunup bulunmadığı hususları açıklığa kavuşturulacak şekilde etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, kadastro tutanağının tespit nedenleri gözetilerek


    tespite aykırı sonuçlara ulaşılması durumunda tespit bilirkişileri dinlenilmek suretiyle çelişki giderilmeye çalışılmalı, yargılama boyunca dinlenilen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde yüzleştirme yapılarak bu çelişkiler de giderilmeye çalışılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 17.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    .

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.