Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/12242 Esas 2014/300 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/12242
Karar No: 2014/300
Karar Tarihi: 14.01.2014

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2013/12242 Esas 2014/300 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda, sanık hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçu ile mahkumiyet kararı verilmiştir. Mahkemede yapılan işlemler kanuna uygun olarak gerçekleştirilmiş, deliller tartışılmış ve vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olduğu tespit edilmiştir. Ancak, TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan hüküm sadece sanığın kendi altsoyuna yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoy dışındakiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden böyle bir ayrım yapılmaksızın tüm kişiler açısından koşullu salıverme tarihine kadar sürmesine karar verilmesi hatadır. Bu nedenle sanık müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmüş ve hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Ancak hata, yeniden duruşma yapılmaksızın düzeltilebileceği için TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazıl
10. Ceza Dairesi         2013/12242 E.  ,  2014/300 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
    Hüküm : Mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    A) Sanık ... hakkındaki hükmün incelenmesi:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışında yaptırımların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoy dışındakiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden böyle bir ayrım yapılmaksızın tüm kişiler açısından koşullu salıverme tarihine kadar sürmesine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun’un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    B) Sanıklar Asiye ve Murat hakkındaki hükümlerin incelenmesi:
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenlerin dışında yaptırımların doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “11.10.2012” yerine “12.10.2012” olarak yazılması,
    2- Olay tutanağı içeriğine ve dosyadaki diğer belge ve bilgilere göre; sanık ..."nin, evinde ele geçirilen suç konusu esrarı görevlilerce bilinmeyen sanık ..."ın getirdiğini söyleyerek suçla ilgisini açıkladığı; bunun üzerine yakalanan sanık ..."ın ise Asiye"nin soyut beyanı dışında, aleyhine yeterli ve kesin delil bulunmadığı aşamada, ikrarı ile kendi suçunun ortaya çıkmasına yardım ettiği dikkate alınarak, her iki sanık hakkında etkin pişmanlıkları nedeniyle TCK"nın 192. maddesinin 3. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3- TCK’nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının (c) bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanıkların kendi altsoyları yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyları dışındakiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden böyle bir ayrım yapılmaksızın tüm kişiler açısından koşullu salıverme tarihine kadar sürmesine karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanıkların müdafileri ve sanık ..."ın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
    14.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.