16. Hukuk Dairesi 2018/3857 E. , 2021/1186 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sonucunda, ...,... Mahallesi çalışma alanında bulunan 28054 ada 2 parsel sayılı 255,32 metrekare ve 28054 ada 3 parsel sayılı 232,42 metrekare yüzölçümüneki taşınmazlar, kadastro tutanaklarının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldıkları şerhi yazılarak, tarla vasfıyla ayrı ayrı Hazine adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı ..., dava konusu taşınmazların kendi fiili kullanımında bulunduğunu ileri sürerek, lehine kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, dava konusu 28054 ada 3 nolu parselin beyanlar hanesine, söz konusu parsel üzerinde bulunan evin davacı ..." a ait olup onun kullanımında olduğu şerhinin yazılmasına, 28054 ada 2 parsele yönelik davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kullanım kadastrosuna itiraz niteliğindeki davaların, kayıt maliki Hazine ve varsa adlarına kullanım şerhi verilen kişilere husumet yöneltilerek açılması zorunludur. Davacı ..., eldeki davayı başlangıçta yalnızca, ... aleyhine açmış ise de, dava dilekçesindeki anlatım ve isteminden asıl dava edilmek istenenin Hazine olduğu kuşkusuzdur. Davacının, Hazine yerine Tapu ve Kadastro Müdürlüğünü hasım göstermesi şeklindeki yanılgısı, temsilcide hata niteliğindedir. Temsilcide hata halinde, davanın husumet nedeniyle reddedilmeyip doğru hasıma dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkilinin sağlanabileceği, Yargıtay"ın yerleşmiş uygulamalarından olduğu gibi, 6100 sayılı HMK"nın, "Tarafta İradi Değişiklik” başlığını taşıyan 124. maddesi ile de yasal düzenleme kapsamına alınmıştır. Ne varki Mahkemece, çekişmeli taşınmazların kayıt maliki Haiznenin davada yer alması sağlanmaksızın hüküm kurulması cihetine gidildiği anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca; Mahkemece, taşınmazların kayıt maliki olan Hazineyi usulünce davaya dahil etmesi için davacı tarafa süre ve imkan tanınmalı, taraf teşkili sağlanması halinde tarafların iddia ve savunmalarıyla ilgili tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu husus göz ardı edilerek hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 15.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.