10. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/11777 Karar No: 2017/2251 Karar Tarihi: 20.03.2017
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/11777 Esas 2017/2251 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2015/11777 E. , 2017/2251 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, sigortalı ... "in 24.10.2011 tarihinde geçirdiği iş kazasının yasal süresi içinde kuruma bildirilmemiş olması nedeniyle ihtirazı kayıtla kuruma yapılan ödemenin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece ilamında bellirtilen gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 21.07.2004 gün ve 25529 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak, öngördüğü istisnalar dışındaki hükümleri yayım tarihinde yürürlüğe giren, 14.07.2004 tarih ve 5219 sayılı “Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” ve ayrıca 5236 sayılı Kanun, katsayı artışı da uygulanmak suretiyle bu kanunların yürürlük tarihinden sonra yerel mahkemelerce verilen hükümler yönünden 2015 yılı için 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesindeki temyiz (kesinlik) sınırını 2.080,00 TL. olarak değiştirmiştir. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz. Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde temyiz (kesinlik) sınırının saptanmasında alacağın tamamının gözetilmesi; tümü dava konusu yapılan bir alacağın kısmen kabulünde ise temyiz (kesinlik) sınırının belirlenmesinde kabul ve reddedilen miktarların esas alınması, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 427’nci maddesi hükmü gereğidir. Somut olayda, kabule konu alacak tutarı 1.418,14 TL olup, davanın kesinlik sınırı, yukarıda değinilen temyiz (kesinlik) sınırının altında bulunduğundan, anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulması reddolunan miktar itibariyle mümkün değildir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin temyiz dilekçesinin miktar itibarıyla kesinlik nedeniyle reddi gerekmektedir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, 20.03.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.