14. Ceza Dairesi 2012/5001 E. , 2014/2020 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Delillerle iddia ve savunma, duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 20.02.2014 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Karşı Oy
Suç tarihinde kayden 14 yaş 7 aylık olan ve 15 yaşına az bir süre kalan mağdure hastane doğumlu isede, sanığın, Savcılık ve sorguda mağdurenin yaşını 17 olarak, duruşmada ise gerçek yaşını bilmediğini, 15-16 olarak bildiği yönündeki
savunmaları, mağdurenin duruşmada "Mürsel benim 15 yasından küçük olduğunu polislerin kontrolü sırasında anlamıştır, daha önceden beni 15-17 yaşlarında zannediyordu, kimliğimi alıp kontrol etmemişti, benim kimliğim genellikle babamın pantolon cebinde bulunur, annem bir defasında yanlışlıkla kimliğim içinde iken pantolonu yıkamış bu nedenle kimliğimdeki bazı yazılar silinmiştir, tam okunmaz..." şeklindeki beyanları, mağdurenin annesinin duruşmada "Kızım yaşına göre iridir" şeklindeki beyanı, mahkemenin duruşmadaki mağdurenin 1,68-1,70 boyunda 60-65 kg ağırlığında, vücut olarak iri gelişmiş yapıda olduğuna dair gözlemi, olayın üzerinden 1 ay süre geçmeden 09.07.2009 tarihinde Çorum Devlet Hastanesi tarafından düzenlenen, mağdurenin klinik ve radyolojik olarak 17-18 yaş civarında olduğuna dair Sağlık Kurulu Raporu, günlük konuşma dilinde içinde bulunulan yaşın gerçek yaş olarak bilinmesi, bu nedenle 14 yaş 7-8 aylık birisininde 15 yaşında olarak bilinmesi, yaşın ikmalinin hukuki bir terim olup hukuki bilgiyi gerektirmesi, 15 yaşın ikmaline birkaç ay kalan bir çocukla yaşın ikmalinden birkaç ay daha geçen bir çocuğun ayrımının zorluğu gibi nedenler ve tüm dosya kapsamı göz önüne alındığında, mağdurenin yaşı konusunda yanılmaya sevkedebilecek veriler olduğu, mağdurenin 15 yaşından küçük olma halinin ise suçların unsuru olup suç kastının bu bilgiyi de kapsaması gerektiği, TCK 30/2. maddesine göre suçun unsurlarındaki bu hatadan sanığın yararlanması gerektiği, TCK.nın 30/2. kapsamında oluşabilecek bu hatanın, TCK 30/3. kapsamında tarif edilen hukuka uygunluk sebeplerindeki gibi kaçınılmaz bir hata olması gerekmediği, hayatın olağan akışına göre hataya düşmenin mümkün olmasının yeterli olacağı, yine bu hata hali konusunda genel bir ilke yerine sanığın gerçekten bir hataya düşme halinin bulunup bulunmadığının dosya bazında somut olarak tartışılması gerektiği, sanığın bunu bilip bilmediği konusunda sanığı tereddüde sevk edecek bilgi ve verilerin fazlası ile mevcut olduğu dosyada, sanığın böyle bir hataya düşüp düşmediğinin karar yerinde tartışılması gerekmektedir.
Maddenin tartışılmasını dahi engelleyecek şekilde verilen mahkûmiyetin onanması kararının usul ve yasaya uygun düşmediği kanaatiyle sayın çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.