22. Hukuk Dairesi 2017/18669 E. , 2018/27024 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı-karşı davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı-karşı davalı vekili, davalı işverene ait işyerinde, 11/12/2006–13/06/2013 tarihleri arasında, uzun yol şoförü olarak çalıştığını, hizmet akdinin davalı tarafından ... 16.Noterliğinden gönderilen 13/06/2013 tarih, 18869 yevmiye nolu ihtarname ile feshedildiğini, davacının 06/06/2013 tarihinde, bir trafik kazasına karıştığını ve asli kusurlu sayıldığını, ancak diğer çalışan ... isimli işçinin de tam kusurlu sayılmasına rağmen halen çalışmaya devam ettiğini, davalı tarafından fesih gerekçesi olarak dayanılan bu kazanın haklı bir fesih sebebi teşkil etmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı ile birkısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davacı-karşı davalı vekili, karşı davaya cevap dilekçesinde; davacının 06/06/2013 tarihinde meydana gelen kazada ağır şekilde yaralanması sebebi ile, hastaneye kaldırıldığını ve tutanağa müdahale edilemediğini, bu sebeple kazanın oluş şeklinin kaza tutanağına hatalı nakledildiğini, kazada davacının asli kusurlu olmadığını, kazaya diğer aracın, lambalarını yakmadan, geri gelmek sureti ile sebep olduğunu, bu olaya benzin istasyonunda çalışanların ve araç mahallinde bulunan diğer şoförün de şahit olduğunu, kazaya karışan aracın lastiklerinin yıpranmış ve yol tutuşunun zayıf olduğunu, bu durumdan davalının sorumlu olduğunu, dorsenin hasar bedelinin sigortalı ise sigorta firması tarafından karşılanıp karşılanmadığının tespitini istediklerini, talep edilen bedellerin fahiş ve afaki olduğunu ileri sürerek karşı davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı-karşı davacı vekili, davacının taleplerinin zamanaşımına yğradığının, davacının kazanın meydana gelişinde asli kusurlu olduğunu, iş sözleşmesinin 4857 sayılı İş Kanunu 25/II- ı bendi gereğince haklı sebeple feshedildiğini, Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 98. maddesine göre günde 9 saatten fazla araç kullanmasının yasak olduğunu, taşıma süreleri içinde dinlenmek ve uyumak konusundaki yükümlülüğün de şoföre ait olduğunu, davacının çift şoför ile çalışması sebebi ile fazla çalışma yapmadığını, dolayısıyla davacının talep konusu alacaklara hak kazanamadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili, karşı dava dilekçesinde, davacının ... plakalı çekiciye bağlı ... plakalı dorse ile ...’den ...’a mal götürdüğünü, dönüş yolunda seyir halinde iken önünde giden araca arkadan çarpmak sureti ile kazaya sebep olduğunu, kaza sonucu ... plakalı dava dışı başka bir şirkete ait aracın pert olduğunu ve ... plakalı dorsede ise maddi ... meydana geldiğini, davacının asli kusurlu sayıldığını, ... ... 8.Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/60 D.İş sayılı dosyası üzerinden yapılan tespit sonucunda hasara uğrayan aracın tamir bedelinin davacı-karşı davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanılan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davacı-karşı davalı tarafın hizmet sözleşmesinin davacının asli kusurlu olarak neden olduğu 06/06/2013 tarihli kaza nedeniyle, davacının 30 günlük ücreti ile karşılanamayacak miktarda zarara uğramaları nedeniyle, 4857 sayılı İş Kanunu 25/II-ı bendi gereğince haklı nedenle feshedildiği, davacının diğer talep konusu alacaklara hak kazandığının ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine; kaza nedeniyle hasar bedelinin tazmini için açılan karşı dava bakımından ise davacının asli kusurlu olması nedeniyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davacı-karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, belgelere ve tüm dosya kapsamına göre; davacı-karşı davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında karşı davanın kabul ve ret oranına göre yargılama giderinin hesaplanması hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, davalı-karşı davacı toplam 43.811,46 TL olarak belirttiği miktar üzerinden harçlandırma yaparak bu miktar üzerinden dava açmış olup, mahkemece karşı davanın 11.675,00 TL"lik kısmının kabulüne karar verilmiştir. Karşı davada, başvuru harcı 24,30 TL, peşin harç 748,20 TL, dosya masrafı 0,60 TL, tanık ücreti 40,00 TL, posta masrafı 40,00 TL, bilirkişi ücreti 250,00 TL olmak üzere toplam yargılama gideri 1.103,11 TL olup, karşı davacı tarafından açılan davanın kabul ve red oranına göre yargılama giderinin hatalı belirlendiği anlaşılmaktadır. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/8. maddesi uyarınca hükmün aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç: Temyiz konusu kararın hüküm fıkrasının “Karşı davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin red ve kabule göre oranlama yapılarak 1.014,94 TL’sinin karşı davalı taraftan alınarak karşı davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderlerin ise karşı davacı üzerinde bırakılmasına,” B-4 bendinin çıkarılarak yerine,
“Karşı davacı tarafın yapmış olduğu yargılama giderlerinin red ve kabule göre oranlama yapılarak 293,87 TL’sinin karşı davalı taraftan alınarak karşı davacı tarafa ödenmesine, bakiye giderlerin ise karşı davacı üzerinde bırakılmasına,” rakam ve sözcükleri eklenerek hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 12.12.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi