![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2012/4234
Karar No: 2013/38
Karar Tarihi: 14.01.2013
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/4234 Esas 2013/38 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, 20.06.2010 ve 03.10.2010 tarihli genel kurul toplantılarında kanuna, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırı kararların alındığını ileri sürerek, sosyal tesislerin kiraya verilmesi, işletme kooperatifi kurulması, sosyal tesislerin intifa hakkının 49 yıllığına kurulacak işletme kooperatifine verilmesi, yükleniciden bağımsız bölüm alan 74 kişinin bu kooperatife ortak olması, adiat alınması ve yüklenici ile bazı üyelerin borçlarının silinmesine ilişkin kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 20.06.2010 tarihli genel kurulda alınan kararların iptal edilebilir kararlardan olduğu, Kooperatifler Kanunu"nun 53. maddesine göre bir aylık hak düşürücü süre içinde dava açılmadığı, sosyal tesisin kiraya verilmesi işletme kooperatifi kurulması, sosyal tesisler üzerinde kurulacak işletme kooperatifine 49 yıllığına intifa hakkının tanınması ve villa sahiplerinin bu kooperatife üye olmalarına ilişkin kararların kanun ve anasözleşmede öngörülen çoğunlukla alındığı, iptallerini gerektiren bir durum olmadığı, aidat belirleme yetkisinin de genel kurula ait olduğu, yüklenicinin cezasının silinmesi ile bir üyeye borçlarının ödenmesinde kolaylık sağlanmasına ilişkin kararların bu hususların gündemde bulunmamasına rağmen alındığı, gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 03.10.2010 tarihli genel kurulda alınan kararlardan bazı üyelerle ilgili borçların yapılandırılmasına ilişkin 8. maddenin ve yüklenicinin cezasının silinmesine ilişkin 10.maddesinin iptaline, diğer taleperin ise reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava, kooperatif genel kurul kararlarının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Kooperatifler Kanun"unun 53. maddesine göre genel kurulda alınan kararların kanuna, anasözleşme hükümlerine ve iyiniyet esaslarına aykırı olması halinde iptali istenebilir. 03.03.2010 taihli genel kurul gündeminin dördüncü maddesinde kooperatif sosyal tesislerinin kiraya verilmesi hususunda görüşmeler yapılmıştır. Konuyla ilgili görüşülen
önergede sosyal tesisin aylık net 40.000,00 TL karşılığında kiraya verilmesi önerilmiş, yıllık net 600.000,00 TL"lik teklif alındığına dair ön protokolün olduğu ileri sürülmüş ve bu protokol dosyaya sunulmuş olmasına karşın genel kurulda yıllık 40.000,00 TL"den kiraya verilmesi konusunda karar alınmıştır. Alınan bu kararın iyiniyet esaslarıyla bağdaşmayacağı açıktır.
Aynı maddede bir işletme kooperatifi kurularak lokalin bu kooperatif tarafından işletilmesi ile ilgili önerge de kabul edilmiştir. 1993 yılında kurulan ve süresi 30 yıl olarak belirlenen davalı kooperatif anasözleşmesinde kooperatifin amacı ortakların konut ihtiyacının karşılanması olarak gösterilmiştir (m.6). Ortakların sosyal, kültürel ve ekonomik ihtiyaçlarının karşılanması için gerekli tesislerin kurulabileceği ve bunların mülkiyetinin ortaklara aktarılması anasözleşmede "amaç ve faaliyet konuları" başlığı altında düzenlenmiştir. Ayrıca Kooperatifler Kanunu"nun 81. maddesine göre, anasözleşmede yapılacak değişiklikle kooperatifin amacının değiştirilmesi, bu bağlamda kooperatifin işletme kooperatifine dönüştürülmesi mümkündür. Anasözleşmede de bu husus açıkca düzenlenmiştir (m.85). Genel kurulda kabul edilen önergede önergede kurulması öngörülen işletme kooperatifine sosyal tesisler üzerinde 49 yıllığına intifa hakkı tanınması ve yükleniciden bağımsız bölüm alan 74 kişinin de bu kooperatife ortak kabul edilmesi öngörülmüştür. Davalı kooperatif ortaklarının katkılarıyla yapılan sosyal tesislerin, amacını gerçekleştirdikten sonra dağılması gereken davalı kooperatifçe tür değiştirilmek suretiyle işletilmesi mümkün iken bunun kurulacak başka bir kooperatif eliyle işletilmesinin ve kooperatifin tasfiyesi ile bağdaşmayacak kadar uzun bir süre için bu kooperatife intifa hakkı tanınması ve yine kurulacak bu kooperatife sosyal tesislerin yapılmasında katkısı olmayan kişilerin de ortak olarak olarak kabul edilmesi kanun ve anasözleşme hükümlerine aykırıdır. Bu kişilerin eşit kullanım hakkına sahip olduklarının kabulü nedeniyle ortaklık hakkı tanınması gerektiği karar gerekçesinde yazılmışsa da bu da doğru değildir. Zira özünde davalı kooperatife ait olan sosyal tesislerden yararlanmakla bu tesislerin işletilmesi için kurulması öngörülen kooperatife ortak olunması aynı şey değildir. Ortaklık, kooperatif imkanlarından yararlanmak hakkı dışında genel kurulda oy kullanmak suretiyle bu kooperatif yönetiminde ve malvarlığı üzerinde tasarrufta bulunma ve gelirden pay alma hakkı da verir.
Yukarıda açıklandığı üzere 03.03.2010 tarihli genel kurulda görüşülen dördüncü madde ile kooperatif sosyal tesisinin yıllık 40.000,00 TL bedelle kiraya verilmesi, sosyal tesislerin işletilmesi için ayrı bir işletme kooperatifi kurulması, kurulacak işletme kooperatifine davalı kooperatife ait sosyal tesisler üzerinde 49 yıllığına intifa hakkı tanınması ve kooperatifin inşaatlarını yapan yükleniciden bağımsız bölün satınalan 74 kişinin de bu kooperatife ortak olarak kabul edilmesi kararlarının kanuna, anasözleşmeye ve iyiniyet esaslarına aykırı olduğundan 1163 sayılı Kanun"un 53. maddesi uyarınca iptaline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçelerle davanın bu kararlar yönünden de reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.