Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde yerinde görülmemiştir. Ancak; 1) Sanığın katılan ...’a yönelik hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün temyiz incelemesinde; Sanığın suçlamaları kabul etmemesi karşısında, suçun işlediğine ilişkin mağdur ile kızı Merve’nin iddiaları dışındaki kanıtların neler olduğu açıklanıp tartışılmadan yerinde olmayan gerekçeyle sanık hakkında atılı suçtan mahkumiyet hükmü kurulması, 2) Sanığın katılan ...’e yönelik tehdit ve hakaret suçundan kurulan mahkumiyetleri yönünden; Sanığın suçlamaları kabul etmemesi karşısında, katılanın iddiaları ile katılanın kardeşi tanık Merve ve annesi Serap’ın beyanları dışındaki kanıtlar açıklanıp tartışılmadan yerinde olmayan gerekçeyle sanık hakkında atılı suçtan mahkumiyet hükmü kurulması, 3) Yaralama suçları açısından; sanık hakkında yaralama suçlarından kurulan hükümlerde sonuç cezanın hesap hatası ile 3 ay 10 gün yerine 3 ay 20 gün olarak fazla hesaplanması, 4) Bütün suçlar açısından; sanığın tekerrüre esas alınan, adli sicil kaydındaki ilama konu suçların TCK"nın 151/1 ve 86/2. maddeleri uyarınca hükmolunan mala zarar verme verme ve kasten basit yaralama suçları olması, 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkrayla uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, üçüncü fıkrada yer alan "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin madde metninden çıkarılması nedeniyle mala zarar verme verme suçunun uzlaştırma kapsamına alınması, kasten basit yaralama suçu yönünden ise uzlaşma önerisinin yapıldığı tarihte 5271 sayılı CMK"nın 253/3. maddesinde engel bulunduğu gözetilerek, yeni düzenleme karşısında bu suç yönünden de uzlaşma önerisinde bulunulması gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması karşısında,anılan hükümlere ilişkin uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığı araştırılarak sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.