23. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/6461 Karar No: 2013/33 Karar Tarihi: 14.01.2013
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/6461 Esas 2013/33 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2012/6461 E. , 2013/33 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken, mali yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahisle ihraç edildiğini, çıkarma kararının haksız olduğunu, ihtarlarda borcun açık olarak kalem kalem gösterilmediğini, aynı durumdaki başka üyeler hakkında işlem yapılmadığını, yönetim kurulu üyelerinin kooperatifi zarara uğratmalarından dolayı yargılanıp ceza aldıklarını ileri sürerek, müvekkilinin ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, borç miktarının ihtarnamelerde açık olarak gösterildiğini, borcun genel kurul kararlarına dayandığını ve davacının ödemesi gereken borcunu bildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın reddine dair kararın Dairemizin 23.01.2012 tarih, 2011/1981 Esas ve 2012/281 Karar sayılı ilamı ile "ihtarlarda bildirilen borcun gerçek miktarının ve döneminin bilirkişi raporu alınmak suretiyle belirlenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği" belirtilerek bozulması üzerine, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; anasözleşmenin 14/2. maddesine göre ödemelerin otuz gün geciktirilmesi halinde ortaklar hakkında çıkarma kararı alınabileceği, davacıya çıkartılan ihtarlarda 2008 yılı mart ayı aidatının da talep edildiği, bu miktar yönünden otuz günlük gecikme süresinin ihtar tarihinde dolmadığı gerekçesiyle, davacının davalı kooperatifin ortağı olduğunun tespitine ve 12.07.2008 tarihli çıkarma kararının iptaline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.