19. Hukuk Dairesi 2014/2596 E. , 2014/5340 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin baba oğul olan ve lokanta işleten davalılara et ve et ürünleri sattığını, karşılığında da 19.11.2008 tanzim 25.10.2011 vadeli 130.240,00 TL bedelli bononun alındığını, bononun ödenmemesi üzerine davalılar aleyhine icra takibine girişildiğini, davalıların icra mahkemesinde bonodaki imzaya itiraz ettiklerini, davanın kabulle sonuçlandığını, icra hukuk mahkemesinde yapılan imza incelemesinin sınırlı olup, yeterli bir incelemeyi içermediğini, dava konusu bononun davalılar tarafından müvekkiline doldurulduğunu, her iki davalının da isminin yazılmasına rağmen oldu bittiye getirmek suretiyle sadece davalı ..."in bonoyu imzalamak suretiyle müvekkilinin iradesinin sakatlandığını, dolayısıyla bonodan diğer davalı ...’in de sorumlu olduğunu belirterek 130.210,00 TL alacağın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, dava konusu alacak belirli olmasına rağmen davacının fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kısmi dava açtığını, davacının dava konusu bonoyu müvekkili ..."in imzaladığını kabul ettiğini, bu nedenle diğer davalı ... hakkında açılan davanın dayanağının bulunmadığını, bonodaki imzanın sahteliğinin icra hukuk mahkemesinde alınan raporla sabit olduğunu, davanın tanıkla ispat edilemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve alınan Adli Tıp Raporu doğrultusunda, dava konusu bononun ön yüzündeki bulunan imzaların davalı ..."in eli ürünü olduğu, kaldı ki, davacı yanca da dava konusu bononun davalı ... tarafından imzalandığının iddia edildiği, her ne kadar yargılama sırasında davalı ..."in vekaleten diğer davalı ... adına hareket ederek bonoyu imzaladığı ileri sürülmüşse de, iddianın daha sonradan genişletilemeyeceği ilkesi gereğince davacının bu iddiasının yerinde görülmediği, öte yandan bonodaki imzada vekaleten hareket edildiğine ilişkin bir ibarenin de bulunmadığı gerekçesiyle davanın davalı ... yönünden husumet nedeniyle reddine, diğer davalı ... yönünden kabulü ile 130.210,00 TL’nin dava tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraflar vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 19.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.