19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/28215 Karar No: 2019/10267 Karar Tarihi: 01.07.2019
4733 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/28215 Esas 2019/10267 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2019/28215 E. , 2019/10267 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Sanık hakkında 5607 sayılı Kanuna muhalefet iddiası ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, 30/11/2010 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"na tebliğ edilmeden 11/02/2011 tarihinde kesinleştirildiği, sonrasında sanığın 05/11/2011 tarihinde işlediği kasıtlı suç nedeniyle hakkında verilen mahkumiyet hükmünün 25/09/2014 tarihinde kesinleşmesi nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın açıklanması için mahkemesine bildirimde bulunulduğu, bunun üzerine yeni esasa kaydedilen dosyada sanık hakkında verilen önceki hükmün açıklanması üzerine duruşma açılarak temyize konu hükmün kurulduğu anlaşılmakla, Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliği nazara alındığında, sanığın eyleminin 4733 sayılı Kanuna muhalefet suçunu oluşturduğu, bu suçtan doğrudan zarar görenin ise Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu olduğu, bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 30/11/2010 tarihli hükme yönelik Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"nun itiraz hakkının bulunduğu, ancak söz konusu karar anılan Kuruma tebliğ edilmediği için henüz kesinleşmediği ve sanık hakkındaki denetim süresinin de başlamadığı, dolayısıyla sanığın 05/11/2011 tarihinde işlediği suç nedeniyle verilen mahkumiyet kararının kesinleşmesi üzerine yapılan bildirim sonucunda sanık hakkında duruşma açılıp yazılı şekilde hüküm kurulması, dava zamanaşımı süresinin gerçekleştiğinin anlaşılması karşısında bozma nedeni yapılmamıştır. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Suç tarihi itibariyle sanığa isnat edilen suçun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre davanın 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağan, 12 yıllık olağanüstü zamanaşımı süresine tabi bulunması, zamanaşımını kesen en son işlem olan sanığın savunmasının alındığı 30.11.2010 tarihinden sonra zamanaşımını kesen başkaca bir işlem yapılmaması, 30.11.2010 tarihinden inceleme tarihine kadar 8 yıllık olağan zamanaşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması, Bozmayı gerektirmiş; sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK"nin 322. maddesinin verdiği yetkiyle, 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı sebebiyle KAMU DAVASININ DÜŞMESİNE, dava konusu gümrük kaçağı sigaraların 5607 sayılı Kanunun 13/1. maddesi delaletiyle TCK"nin 54/4. maddesi uyarınca MÜSADERESİNE, nakil aracının sahibine İADESİNE, trafik kaydındaki şerhin kaldırılmasına, 01/07/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.