Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/584 Esas 2016/2754 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/584
Karar No: 2016/2754
Karar Tarihi: 16.03.2016

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/584 Esas 2016/2754 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/584 E.  ,  2016/2754 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVACILAR : ..., ...
    DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
    KANUN YOLU : TEMYİZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Kullanım kadastrosu sırasında...Mahallesi çalışma alanında bulunan 310 ada 17 parsel sayılı 1.863,08 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı şerhi yazılarak bahçe vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda çekişmeli taşınmazın ... ve... kullanımında olduğu şerhinin verilmesine karar verilmiştir. Davacılar ... ve ... taşınmazın kendi fiili kullanımında bulunduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda 310 ada 17 nolu parselde bilirkişi heyeti raporuna ekli krokide (A) harfi ile işaretli 500,01 metrekare miktarındaki arsanın davacıların zilyetliğinde olduğu anlaşıldığından, tutanağın beyanlar hanesine "bu kısmın davacıların zilyetliğinde olduğunun" şerh olarak yazılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece işin esasına girilerek yapılan yargılama sonunda yazılı şekilde karar verilmiş ise de; varılan sonuç yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir. Çekişmeli taşınmaza ait tutanak örneği incelendiğinde taşınmazın....Kadastro Mahkemesinin 2013/186 Esas sayılı dosyasında davalı olduğu belirtilmiştir. Geri çevirme yoluyla yapılan araştırmada Kadastro Mahkemesinin 2013/186 Esas sayılı dosyasının 26.03.2014 tarihinde karara çıkmış olduğu anlaşılmış olup temyize konu dava ise 06.12.2013 tarihinde açılmıştır. Kadastro Mahkemesinde görülmekte olan dava nazara alındığında, eldeki davanın açıldığı tarihte tespitin kesinleştiğinden söz edilemez. Tespit kesinleşmediği müddetçe görevli mahkeme kadastro mahkemeleridir. Genel mahkemeler ancak kesinleşen kadastro tespiti ile ilgili uyuşmazlıkların çözümünde görevlidir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece re"sen göz önüne alınması gerektiğinden; mahkemece, açılan dava hakkında görevsizlik kararı verilmesi ve Kadastro Mahkemesi"nde yapılacak yargılamada 2013/186 Esas sayılı dava dosyasındaki tarafların da davaya dahil edilmek sureti ile karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 16.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi





    .

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.