MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın, kimliği belirsiz iki suç arkadaşı ile birlikte suça konu eşyayı at arabasına yükleyip seyir halinde iken, sürekli bir takip olmaksızın, kolluk görevlilerince görülüp tesadüfen yakalandığının anlaşılması karşısında; tebliğnamedeki (1) numaralı görüşe iştirak edilmemiş;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-İddianamede 5237 sayılı TCK"nın 35. maddesinin uygulanması talep edildiği halde, bu konuda sanığa ek savunma hakkı verilmeden anılan maddenin uygulanmamasına karar verilmesi,
2-Sanığın, suça konu vinci çaldığı yeri göstermek ve müştekiye teslimi sağlamak suretiyle, iadeyi sağladığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesinin uygulama koşullarının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 2015/85 sayılı iptal kararı nazara alınarak, TCK 53. maddesi ile ilgili uygulamanın yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedenleri ve tebliğnamedeki düşünce bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 16.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.