11. Ceza Dairesi 2019/8363 E. , 2021/4657 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
A) Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından; sanık ... hakkında ise resmi belgede sahtecilik suçundan verilen verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz taleplerinin incelenmesi:
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların 5560 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK’nin 231/12. maddesi uyarınca temyizi mümkün olmayıp, itiraz yasa yoluna tabi olduğu ve bu hususta itiraz merciince karar verildiği anlaşıldığından, dava dosyasının bu yönden incelenmeksizin mahalline İADESİNE,
B) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz taleplerinin incelenmesi:
Sanıklar hakkında sonuç cezanın "2 yıl 1 ay" yerine "1 yıl 13 ay" olarak eksik tayin edilmesi ve noter belgesinin kanun hükmü gereği aksi sabit oluncaya kadar geçerli resmi belge olması nedeniyle sanıklar hakkında TCK"nin 204/1-3. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeyerek eksik ceza tayin edilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamış; 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecinde yapılan işlemlerin hukuka uygun olduğu, iddia ve savunmalarda ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdani kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiilin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiile uyan suç tipi ile cezanın doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümlerde eleştiri dışında bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanık müdafilerinin temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden, hükümlerin ONANMASINA,
C) Sanık ... hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafinin temyiz talebinin incelenmesi:
1-... 6. Noterliğinde başkatip olarak görev yapan sanığın, ... adına sahte olarak düzenlenen ... Eğitim Fakültesinin 04.07.2011 tarihli, 8803-11012 diploma numaralı, Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümüne ait lisans diplomasını, bu belgenin fotokopisini getiren sanık ..."in istemi üzerine diploma aslının ibrazını istemeden, sahte olduğunu bilerek onay işlemini yapmak suretiyle kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın aşamalarda suça konu belgenin sahte olduğunu bilmediğini, aslını görerek söz konusu onay işlemini gerçekleştirdiğini savunması, temyize konu edilmeyen sanık ..."ın da soruşturma evresinde 01/10/2013 tarihinde müdafii huzurunda alınan polis ifadesinde"...noter işlemini yukarıda belirttiğim gibi ... yapmıştır. Çünkü diplomanın sahte olduğunu gözle bakınca bile anlaşılmakta idi. ... kendisinin noterde tanıdığı olduğunu söylediği için diplomanın açığa çıkmasından çekindiğimizden dolayı ..."i gönderdik" şeklinde savunma yapması, sanık ..."in ise soruşturma evresinde 01/10/2013 tarihinde müdafii talep etmediğinden müdafisiz olarak alınan kolluk ifadesinde "Bana sormuş olduğunuz belgenin aslı var mı yok mu bilmiyorum. ... bana göstermiş ve sormuş olduğunuz bu belgeyi fotokopi olarak bana verdi ben de notere götürüp onaylattım. Noter benden aslını istemedi, direk onayladı ve verdi. Noterin böyle yapmasının sebebi de bizim aramızda olan samimiyettendir..." şeklinde beyanda bulunması, kovuşturma evresinde alınan savunmasında ise "...... bana bir evrak verdi ve bana bu evrakı noterden tasdik ettirmemi istedi. Bende bunun üzerine hastanenin yanında bulunan notere gittim ve tastiklettirdim. ..."nın diplomasıydı." şeklinde kısmen çelişik beyanda bulunması, bu beyanlarının duruşmada hazır bulunan temyiz dışı sanık ... tarafından "... o dönemde hastanede çalışıyordu, bende işim olduğunu söyleyerek sanık ..."e diplomayı verdim. Ve kendisine noterden tasdik ettirmesini söyledim. ..."in olaydan haberi yoktur." denilerek doğrulanmış olması karşısında sanığın somut olayda bir menfaatinin bulunmadığı, sahtecilik bilinç ve iradesiyle hareket etmediği, eyleminin kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olduğu takdirde TCK"nin 257. maddesinde tanımlanan ""görevi kötüye kullanma"" suçunu oluşturup oluşturmadığı tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme sonucu kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Noter belgesinin kanun hükmü gereği aksi sabit oluncaya kadar geçerli resmi belge olması nedeniyle sanıklar hakkında TCK"nin 204/3. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeyerek eksik ceza tayin edilmesi yasaya aykırı,
b)5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
01.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.