Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/18109 Esas 2008/10208 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/18109
Karar No: 2008/10208
Karar Tarihi: 01.07.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/18109 Esas 2008/10208 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/18109 E.  ,  2008/10208 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 27/04/2007
    NUMARASI : 2004/431-2007/409

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacılar(3. Kişiler) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin reddine karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    1-Uyuşmazlık 3.kişinin mülkiyet hakkına dayalı iflas idaresine yönelik olarak açılan istihkak davasına ilişkindir.
    Mahkemece iflasın açılmasına ilişkin kararın son ilanından itibaren İİK.’nun 219/2.maddesinde öngörülen bir aylık süre içerisinde istihkak iddiasında bulunulmadığından davanın süre yönünden reddine karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı üçüncü kişi tarafından temyiz edilmiştir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan İİK.’nun 228.maddesine göre, üçüncü kişilerin iflas idaresine yaptıkları istihkak iddiasının reddi halinde 7 gün içerisinde istihkak davası açılması zorunlu olup, bu süre hak düşürücü süredir. Taraflarca ileri sürülmese bile resen göz önüne alınması gerekir.
    Somut olayda dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre İİK’nun 228/2 maddesinde öngörülen sürenin kaçırılması söz konusu değildir. Öte yandan davacıların dava konusu menkullerin iflas idaresince iflas masasına kayıt edildiğinden haberdar olduklarına dair dosyada delil bulunmadığı gibi, iflas masasına kayıtlı bulunan malların satılarak paraya çevrilip satış bedelinin paylaştırılması sonuçlanana kadar istihkak iddiasının ileri sürülmesi mümkündür. İİK’nun 219/2 maddesinde öngörülen süre iflas masasına alacak yazdırılması için öngörülen süre olup hak düşürücü süre değildir. İİK’nun 236/1 maddesi gereğince iflasın kapanmasına kadar vaktinde bildirilmeyen alacakların yazdırılması mümkündür. Hal böyle olunca da davanın süresinde olduğunun kabulü ile esasına girilmek gerekirken, basit tasfiye usulünde alacakların bildirilmesi usulünü düzenleyen ve hak düşürücü süre niteliğinde olmayan İİK’nun 219/2 maddesindeki sürenin geçtiğinden bahisle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacı üçüncü kişilerin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ. Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine,  01.07.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.