Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığın 09/04/2013 tarihli duruşmada, iddianamede belirtilen olayların olduğunu ve sinirle iddianamede belirtilen sözleri iradesinin dışında söylemiş olabileceğini savunması ve mağdurun da aşamalardaki tutarlı anlatımlarında, sanığın kendisine tehdit ve hakaret ettiğini belirtmesi karşısında, sanığın ikrarı da gözetilerek bu bağlamda kanıtların tartışılıp değerlendirilmesi gerekirken yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle beraat kararları verilmesi, 2-Müştekinin 09/04/2013 tarihli duruşmada şikayetten vazgeçmesi, hakaret suçunun takibinin şikayete bağlı bulunması karşısında, TCK"nın 73/4. maddesi uyarınca sanığın şikayetten vazgeçmeyi kabul edip etmediği saptanarak sonucuna göre davanın düşmesine karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi zorunluluğu, 3-Tehdit suçu ve de sanığın vazgeçmeyi kabul etmemesi halinde hakaret suçu yönünden; 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesi ve maddeye eklenen fıkraya göre uzlaştırma hükümlerinin yeniden düzenlenmesi, sanığa isnat edilen TCK"nın 106/1. maddesi kapsamındaki tehdit suçunun uzlaştırma kapsamında bulunması, hakaret suçunun ise, suç tarihi itibariyle 5271 sayılı CMK’nın 253/3-son cümlesi uyarınca tehditle birlikte işlenmesi nedeniyle uzlaşma kapsamında bulunmadığının anlaşılması ve yeni düzenleme karşısında, hakaret suçu yönünden de uzlaştırma önerisinde bulunulmasının gerektiği anlaşılmış olmakla, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 2 ve 7. maddeleri de gözetilerek, uzlaştırma işlemi uygulanarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun bu kapsamda tekrar değerlendirilip belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.