Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Görevi kötüye kullanma
Hüküm : Beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Hükümlerin tefhim edildiği celsede duruşmaya gelmeyen sanıklar yerine hazır olan müdafilerinden sonra katılan vekiline söz verildiğinin anlaşılması karşısında; Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 17/02/2009 tarihli ve 2008/1-172 Esas, 2009/26 sayılı Kararında ayrıntıları açıklandığı üzere, hükümlerden önceki son sözün sanıklar müdafiine verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi suretiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 216/3. maddesine muhalefet edilerek savunma hakkının kısıtlanması,
17/10/2012 tarihli iddianame ile, ihale sürecinde sanıkların 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve buna dayanılarak çıkarılan mal alımları denetim, muayene ve kabul yönetmeliğinde belirtilen ihale ve muayene kabul komisyonunu mobilya-dekorasyon ve beyaz eşya-klima konusunda uzmanlık bilgisi bulunmayan kişilerden oluşturdukları, kurulan komisyonları yasada belirtildiği şekilde etkin çalıştıramadıkları, sanıklar ..., ... ve ..."in diğer komisyon üyelerine kararı imzalamaları yönünde baskı yaptıkları, DMO fiyatları ve piyasa fiyatlarının çok üstünde alım yapılmasını sağladıkları, sanık ..."ın da bu duruma müdahale etmeyerek il müdürü olarak denetim ve gözetim görevini kötüye kullandığı, sanıkların 19.645,20 TL kamu zararının oluşmasına sebebiyet vermek suretiyle görevi kötüye kullanma suçunu işledikleri iddiasıyla cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de; iddiaların sübutu halinde ihaleye fesat karıştırma suçunu oluşturabileceği, bu suçtan dolayı yargılama yapma, delilleri değerlendirme ve suç vasfını belirleme görevinin iddianame tarihine göre üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun"un 12 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 4/1. maddeleri gereğince görevsizlik kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden yargılamaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kanuna aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan esası incelenmeyen hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.