20. Hukuk Dairesi 2016/3464 E. , 2016/4408 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Orman Yönetimi ile dahili davalı Hazine vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında, .... köyü 112 ada 1 parsel sayılı 28.802.262,11 m2 yüzölçümündeki taşınmaz orman vasfı ile Hazine adına ve 129 ada 1 parsel sayılı 12.305,19 m2 yüzölçümündeki taşınmaz tarla vasfı ile .... adına tespit ve daha sonrasında tapuya tescil edilmiştir.
Davacı ... vekili 29/07/2013 havale tarihli dilekçesi ile, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, müvekkiline ait olan 129 ada 3 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 1500 m2"lik kısmının orman parseli içinde ve yaklaşık 780 m2"lik kısmının ise davalı kişi parseli içinde tespit edilerek tapuya tescil edildiği iddiasıyla, çekişmeli taşınmazların tapusunun iptali ile müvekkiline ait 129 ada 3 parsel sayılı taşınmaza eklenmek sureti ile tapuya kayıt ve tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, 129 ada 1 sayılı parsel içerisinde, 03.07.2014 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (D) harfi ile gösterilen 705.42 m²"lik ve (E) harfi ile gösterilen 257.16 m²"lik alanlara ilişkin açılan davada; davanın kabulü ile bu alanların tapu kaydının iptali ve bu alanların 129 ada 1 sayılı parselden ifraz edilerek, davacı adına kayıtlı 129 ada 3 sayılı parsele eklenmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline, 112 ada 1 sayılı parsel içerisinde, 03.07.2014 havale tarihli fen bilirkişi raporuna ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 486.25 m²"lik alan, (B) harfi ile gösterilen 1191.26 m²"lik alan ve (C) harfi ile gösterilen 30.60 m²"lik alana ilişkin davanın kabulü ile davalı .... adına olan tapu kayıtlarının iptali ve bu alanların 112 ada 1 sayılı parselden ifraz edilerek davacı adına kayıtlı 129 ada 3 sayılı parsele eklenmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Orman Yönetimi vekili ve dahili davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, orman kadastrosunun iptali ve tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede, 3402 sayılı Kanunun 7. maddesine göre yapılıp 04/06/2007 - 04/07/2007 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu ve 06/08/2007 - 05/09/2007 tarihleri arasında ilân edilen arazi kadastrosu vardır.
Mahkemece verilen karar, usûl ve kanuna aykırıdır. Orman bilirkişi asıl ve ek raporlarında; taşınmaz üzerinde, öbekler halinde çalılık ve makilerin bulunduğunu açıklamış, ancak, taşınmazın eski ve yeni tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarındaki bitki örtüsü ve kullanım durumu açıklanmamış, ziraat bilirkişi raporunda ise taşınmaza ilişkin imar ve ihyanın ne zaman başlayıp ne zaman bitirildiği ve zilyetliğin ne zaman başladığı ve nasıl sürdürüldüğü hususları açıklanmamıştır.
Eksik araştırma ve inceleme ve çelişkili bilirkişi raporları ile hüküm kurulamaz
Bu nedenlerle, mahkemece; dava konusu taşınmaz ve etrafını gösterir ve ilk defa o yerde grafik ya da fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orijinal fotokopi örneği ile taşınmaza bitişik ya da yakın komşu parsellerin, kadastro tesbit tutanak örnekleri ve bu parsellere uygulanan tapu ve vergi kayıtları ilk oluşturulduğu günden itibaren tüm gittileri, yöreye ait en eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ve ayrıca, 1980-1985 yıllarına ait stereoskopik hava fotoğrafları ve bu fotoğraflara dayanılarak üretilmiş orijinal renkli memleket haritaları, orman kadastrosuna ait tutanak ve haritası bulunduğu yerlerden istenerek, bilirkişi kurulu yardımıyla, dava konusu taşınmaz ile çevresine uygulanıp bu belgelerde dava konusu yer belirlendikten sonra, hava fotoğrafları ve dayanağı haritalar stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelettirilip, taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğü, imar ve ihya ile zilyetliğin hangi tarihte başlayıp tamamlandığı belirlenmeli, bu belgeler ile kadastro paftası, pafta düzenlenmemişse dava konusu taşınmazın 23/6/2005 tarihli ve 2005/9070 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Büyük Ölçekli Harita ve Harita Bilgileri Üretim Yönetmeliği (BÖHHBÜY) hükümlerine göre koordinatlı olarak düzenlenecek haritası hem 1/5000 ve hem de 1/25000 ölçeklerinde eşitlenerek kadastro paftası ile düzenlenen harita, komşu ve yakın komşu taşınmazları da içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle çekişmeli taşınmazın konumunu, eski ve 1980-1985 yıllarına ait hava fotoğrafları ile orijinal renkli memleket haritaları üzerinde gösterecekleri, hava fotoğrafları ve memleket haritalarındaki görünümünün ve bitki örtüsünün ne olduğu ve kadastro tarihinden geriye doğru 20 yıl öncesinde kullanım olup olmadığı ve sonrasındaki kullanım durumunu açıklayacakları, bilirkişi kurulundan ayrıntılı ve bilimsel verileri içerir ve topografik ve memleket haritalarından yararlanılarak ve arazide de klizimetre ile ölçüm yaparak taşınmazın gerçek eğim durumunun belirlendiği ve taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 17/2. maddesine göre orman içi açıklık olup olmadığının değerlendirildiği, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan, krokili, bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
Çekişmeli taşınmazın, öncesinin orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde; imar ve ihya yapılmışsa hangi tarihte başlayıp tamamlandığı, kimden kime kaldığı, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, maddi olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak, taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişiler ile taraf tanıklarından sorulmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin doğruluğu yukarıda belirtilen ve gerçeğin kendisi olan belgelere dayalı olarak düzenlenecek bilirkişi kurulu raporuyla denetlenmeli, keşif sırasında taşınmazı çeşitli yönlerinden hali hazır durumunu gösterir renkli fotoğrafları çektirilip onaylanarak ve taşınmaz fotoğraf üzerinde gösterilerek dava dosyası içine konulmalı, davanın açıldığı tarihten önce ya da sonra Hazine yetkilileri tarafından hazırlanan idari tahkikat ve haksız işgal (ecrimisil) tutanakları varsa bu tutanaklar da yerine uygulanıp, tutanaklarda ismi yazılı kişiler tanık sıfatıyla dinlenilmeli, 3402 sayılı Kanunun 14/1. maddesinde yazılı 40 ve 100 dönüm kısıtlama araştırmasının aynı maddenin, 3/7/2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunuyla değiştirilen ikinci fıkrası hükümleri nazara alınarak, yapılması gerektiği düşünülerek, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların miras bırakanları yönünden, aynı çalışma alanı içerisinde belgesizden zilyetliğe dayalı olarak tesbit ve tescil edilen taşınmaz olup olmadığı, varsa cinsi, parsel numaraları ve miktarı, Tapu ve ilgili Kadastro Müdürlüklerinden ve yine, aynı kişiler tarafından açılan tescil davası olup olmadığı hukuk mahkemesi yazı işleri müdürlüklerinden ayrı ayrı sorularak gerektiğinde tesbit tutanak örnekleri ve tapu kayıtları ya da tescil dava dosyaları getirtilip incelenmeli, dava konusu taşınmazın sulu ya da kuru tarım arazisi olup olmadığı konusunda (5403 sayılı Kanunun 3/j maddesi ile Taşınmaz Malların Sınırlandırma Tespit ve Kontrol İşleri Hakkındaki Yönetmeliğin 10. maddesinin değişik ikinci fıkrası hükümlerine göre, sulu tarım arazisi: tarım yapılan bitkilerin büyüme devresinde ihtiyaç duyduğu suyun, su kaynağından
alınarak yeterli miktarda ve kontrollü bir şekilde karşılandığı araziler olarak açıklandığından) ziraat mühendisinden kanunun amacına uygun rapor alınmalı ve oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Orman Yönetimi ile dahili davalı Hazine vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/04/2016 günü oy birliği ile karar verildi.