15. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2393 Karar No: 2018/869 Karar Tarihi: 13.02.2018
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/2393 Esas 2018/869 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2017/2393 E. , 2018/869 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Ayrı ayrı; TCK"nun 158/1-f, 62, 52, 52/4, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet TCK"nun 204/1, 62, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ..."nın yokluğunda verilen mahkumiyet hükmünün savunmasında beyan ettiği adresine çıkarılan tebliğin, sanığın adresinde teslim edecek kimsenin bulunmaması nedeniyle ihbarlanıp muhtara teslim edildiğine dair şerh yazılarak 17/12/2012 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ mazbatasında sanığın hangi sebeple adreste bulunmadığının net olarak yazılmaması, geçici olarak adresin kapalı olması halinde Tebligat Kanunu 21/1 maddesi gereği komşuya haber verilmesi şartının yerine getirilmemesi nedeniyle sanığın 02/01/2013 tarihli temyiz başvurusunun öğrenme ile ve süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede; Sanıkların olay tarihinde arıcılık işi ile uğraşan katılan ..."nın yaşadığı köye gelerek 30 teneke bal aldıkları ve ödemeyi suça konu Akbank"a ait, keşidecisi ... olan, 7.000 TL bedelli çek ile yaptıkları, çekin bankaya ibrazında çalıntı olması nedeniyle verilen ödemeden men talimatı gereğince işlem yapılmadığı, bu suretle sanıkların bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediklerinin kabul olunduğu olayda; 1- Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde; Sanıkların katılandan almış oldukları bal karşılığında suça konu çeki verdiklerinde tereddüt bulunmaması, suça konu çekteki yazıların temyiz dışı sanık ..."ya ait olması karşısında; tebliğnamedeki çekteki imzanın keşideciye ait olup olmadığınin tespiti sebebiyle bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş olup, sanıkların atılı suçu işlediklerinin anlaşılması nedeniyle mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık ... müdafiinin ve sanık ..."nın temyiz itirazlarının reddi ile hükümlerin ONANMASINA, 2- Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde; Sanıklar hakkında düzenlenen iddianamede sadece dolandırıcılık suçunu işlediklerinden bahisle kamu davasının açıldığı, resmi belgede sahtecilik suçundan sadece temyiz dışı sanık ... hakkında kamu davasının açıldığı, bu bakımdan sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan usulüne uygun açılmış bir kamu davasının bulunmadığı gözetilmeksizin, bu suçtan da yargılama yapılarak sanıklar hakkında mahkumiyet hükmü verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafiinin ve sanık ..."nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.