Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/12044 Esas 2017/13218 Karar Sayılı İlamı

Sahteliğini bilmeden kabul ettiği parayı bu niteliğini bilerek tedavüle koyma suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 197/3 ve 62. maddeleri gereğince 2 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair KUŞADASI 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 17/03/2015 tarihli ve 2014/477 esas, 2015/339 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
Dosya kapsamına göre, sanığın 09/03/2014 tarihinde Kipa isimli markette yaptığı alışverişte sahte bir adet 100 TL banknot verdiğinden bahisle sahteliğini bilmeden kabul ettiği parayı bu niteliğini bilerek tedavüle koyma suçundan Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 05/05/2014 tarihli ve 2014/2448 soruşturma, 2014/669 sayılı iddianamesi ile Kuşadası 4. Asliye Ceza Mahkemesine açılan dava sonunda, anılan mahkemenin 17/03/2015 tarihli kararıyla sanığın mahkumiyetine karar verilmiş ise de, Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 06/11/2013 tarihli ve 2012/13323 esas, 2013/26532 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, parada sahtecilik suçunun kesintisiz suçlardan olduğu, sanık hakkında, 09/03/2014 suç tarihli inceleme konusu olaydan sonra 09/04/2014 tarihinde piyasaya sahte para sürdüğünden bahisle 12/05/2014 tarihli iddianame ile açılan davanın yapılan yargılaması sonunda İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 20/11/2014 tarihli ve 2014/169 esas, 2014/215 sayılı kararı ile mahkumiyetine karar verildiği, her iki suçunda Kuşadası Cumhuriyet Başsavcılığının 05/05/2014 tarihli iddianamesinden önce gerçekleşmiş olduğu ve hukuki kesintinin bulunmadığı, sanığın inceleme konusu olan 09/03/2014 tarihli eylemi ile 09/04/2014 tarihli eylemi arasındaki zaman farkının kısalığı da gözetilerek, eylemlerinin tek suç olarak kabul edilmesi gerektiği, İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesinin dosyası üzerinden verilen karar nedeniyle incelemeye konu kamu davasının mükerrer olduğu gözetilmeden, 5271 sayılı Kanun’un 223/7. maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olmasında isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 08.11.2016 gün ve 7442 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.11.2016 gün ve KYB/2016-389008 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Sanığın 09.04.2014 günü İzmir ilinde işlediği parada sahtecilik suçunu işledikten sonra aynı tarihte suça konu sahte para ile birlikte yakalandığının anlaşılması karşısında; fiili kesintinin gerçekleşmiş olması nedeniyle, aynı gün Kuşadası ilçesinde gerçekleştirdiği eylemin ayrı bir suç oluşturduğundan mahkemenin uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 23.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.