MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/05/2016 tarih ve 2016/92-2016/89 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
İhtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili; borçlu ..."ın müvekkili bankadan tüketici kredisi kullandığını ancak kredinin taksitlerini vadesinde ödemediğini, borçluya 16/02/2016 tarihli ihtarname keşide edildiği ve ihtarnamenin 18/02/2016 tarihinde tebliğ edildiğini ileri sürerek borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; banka tarafından borçluya gönderilen ihtarnamenin İ.İ.K 68/b maddesinde belirtilen şekilde olmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili temyiz etmiştir.
Talep, taraflar arasındaki tüketici kredi sözleşmesine dayalı alacak hakkında ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, mahkemece borçluya gönderilen hesap kat ihtarının İİK 68/b. maddesinde belirtilen şekilde yapılmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir.
İmzalanan tüketici kredisi ve teminat sözleşmesi ile banka tarafından müşterisi ..."a kredi kullandırılmış, ardarda iki taksitin vadesinde ödenmemesi üzerine hesap kat edilmiş ve borçlunun adresine ... aracılığıyla gönderilen ihtarname borçluya tebliğ edilmiştir. Tüketici Kanununda, Tüketici Kredisi Sözleşmeleri Yönetmeliği"nde ve taraflar arasındaki sözleşmede yapılacak tebligatlara ilişkin özel bir şekil şartına yer verilmediği, noter aracılığıyla tebligat yapılmasının zorunlu olmadığı, amacın hesap özeti ile hesabın kat edilmiş olduğunda borçlunun haberdar edilmesi olduğu, kaldı ki ... aracılığıyla yapılan tebligatın da borçlunun eline ulaşmış olduğu gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle talebin reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 03/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.