Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/2521 Esas 2018/863 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2521
Karar No: 2018/863
Karar Tarihi: 13.02.2018

Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/2521 Esas 2018/863 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2017/2521 E.  ,  2018/863 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : TCK"nın 158/1-f, 52, 52, 52/4, 53. maddeleri gereğince
    TCK"nın 204/1, 62, 53. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yemek şirketi olan sanığın 01/09/2005 tarihinde katılan ... "den aldığı mal karşılığında suça konu Dışbank"a ait, keşidecisi Paso Kalite ... San ve Tic Ltd Şti olan, 3.000 TL bedelli çeki, 20/09/2005 tarihinde yapmış olduğu alışverişte ise suça konu Dışbank"a ait, keşidecisi ... Gıda olan, 3.500 TL bedelli çeki verdiği, çeklerin bankaya ibrazında külliyen sahte olarak basıldıklarının anlaşıldığı, bu suretle sanığın bankanın araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia olunduğu olayda;
    1- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    01/09/2005 ve 20/09/2005 olan suç tarihlerinden temyiz inceleme gününe kadar 5237 sayılı TCK’nın 66/1-e ve 67/4. maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
    2- Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelenmesinde;
    Dosya kapsamından sanığın atılı suçu işlediği anlaşıldığından mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Sanığın, bir suç işleme kararının icrası kapsamında 01/09/2005 ve 20/09/2005 tarihlerinde katılana karşı aynı suçu birden fazla işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Sanık hakkında temel gün adli para cezasının 660 gün olarak belirlenmesinin ardından TCK"nın 62 maddesi uygulanması suretiyle gün miktarının 550 gün olarak belirlenmesi gerekirken 330 gün yazılması, yine belirlenen sonuç gün miktarı TCK"nın 52. maddesi gereğince günü 20 TL den hesaplanırken 11.000 TL yazılması gerekirken 13.000 TL yazılması suretiyle sanığa fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “660 gün”, “330 gün” ve “13.000 TL” adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerlerine, sırasıyla “660 gün”, “550 gün” ve “11.000 TL“ adli para cezası ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.