Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : Beraat

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın işlek bir kavşakta ters yönde duran motoru çalışır haldeki aracında uyur halde bulunduğu, kolluk görevlilerince uzun süre uğraşılarak uyandırıldığı ve öncelikle araç güvenli şeride çekilerek trafik ekiplerine haber verildiği, yapılan ölçümde sanığın 1,82 promil alkollü olduğunun tespit edildiği olayda, mahkemece "aracın polis memurlarınca yol kenarında park edilmiş halde bulunduğu, kamera görüntülerinde de sanığın sürücü koltuğunda oturduğuna dair bir tespit ve görüntü bulunmadığı, sanığın trafikte aracıyla hareket halinde bulunmadığı, bu nedenle alkollü olarak araç kullandığı ve alkolün etkisiyle trafik güvenliğini tehlikeye soktuğuna ilişkin cezalandırılmasını gerektirir her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği" gerekçesiyle sanığın berratine karar verilmiş ise de; kamera görüntüleri incelendiğinde kolluk görevlilerinin olaya ilk müdahale anının görüntülerde bulunmadığı, araç güvenli şeride çekildikten sonraki ana ilişkin görüntülerde ise sürücü koltuğunun boş olmasının normal olduğu, sanığın kolluktaki ifadesinde kendisini telefonla arayan ... isimli askerlik arkadaşından, duruşmada ise yıllar önceki askerlik arkadaşıyla karşılaştığından bahsederek birlikte alkol aldıklarını, aracı arkadaşının kullandığı, kendisinin sızıp kaldığı, aracın kolluk görevlilerince tespit edildiği yerde arkadaşının bırakıp gitmiş olabileceği, ne olduğunu hatırlamadığı, ancak bu askerlik arkadaşının kimlik ve adres bilgilerini bilmediğinin beyan ettiği de dikkate alındığında, sanığın suçtan kurtulmaya yönelik savunmasına itibar edilerek, ilk müdahale anına ilişkin olmayan kamera görüntülerinde sürücü koltuğunun boş olması gerekçe gösterilerek ve bu hususta olay tutanağını düzenleyen polis memurlarının tanık sıfatıyla ifadelerinin alınarak sanığı sürücü koltuğunda bulup bulmadıklarının tespiti yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Sanık hakkında “suçu işlediğinin sabit olmadığı” gerekçesiyle beraat kararı verildiğinden, beraat hükmünün CMK"nın 223/2-e.maddesi gereğince verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 16/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.