23. Hukuk Dairesi 2014/2917 E. , 2014/8509 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, dava dışı borçluya ait taşınmazın satışı sonucu düzenlenen sıra cetvelinde birinci sırada yer alan davalı ..."nin, haciz tarihindeki alacak miktarının satış tarihine kadar uygulanan faizi ile birlikte sıra cetvelinde yer alması gerektiğini ancak, haciz tarihinden sonra tahakkuk eden prim alacakları ile gecikme zamlarının da alacak miktarı içinde bildirilmesi suretiyle davalıya fazla pay ayrıldığını ileri sürerek, 15.03.2012 tarihli sıra cetvelinin iptalini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın, öncelikle görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle görev yönünden, aksi halde esastan reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; borçlu ..."in 25.04.2008 tarihinden ihale tarihi olan 10.02.2011 tarihi itibariyle kuruma 3.023,71 TL vergi borcunun bulunduğu ve haciz işlemlerinin yine 25.04.2008 tarihi itibariyle devam ettiği, ihale tarihine kadar geçen süre içerisinde vergi alacağına 771,80 TL faiz tahakkuk ettiği ve yapılan faiz hesaplaması neticesinde borç miktarının faizi ile birlikte 3.795,51 TL olduğu, bu tür davalarda ispat külfetinin davalıya düştüğü ve davalının alacağının 80.848,53 TL olduğunu ispat edemediği, bu durumda davalı ..."nin vergi alacağının hatalı hesap edildiği gerekçesiyle, sıra cetvelinin iptaline 01.10.2013 havale tarihli hesap bilirkişisinin raporundaki gibi yeniden sıra cetveli oluşturulmasına karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1) Dava, sıra cetveline itiraza ilişkindir.
Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına ya da bununla birlikte sıraya yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK’nın m.142/1), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK’nın m. 142/son) ileri sürülmelidir. Haciz yoluyla takiplerde sıra cetveli alacağın İİK"nın 138. maddesi uyarınca satış tarihindeki ulaştığı miktar dikkate alınarak düzenlenir. Diğer bir anlatımla, haciz konulan bir malın satış tutarı, haciz tarihindeki alacak ile satış tarihine kadar hesaplanacak fer"ileriyle takip masraflarını tazmin eder. Alacaklılara pay ayrılırken bedeli paylaşıma konu malın satıldığı tarihteki anapara, fer"iler ve takip masrafından oluşan toplam alacak miktarı, satış tarihi itibariyle bilirkişiye hesaplatılmalı, şikayetçinin satış tarihi itibariyle kesin alacak miktarı belirlenerek, sonucuna göre bu alacak miktarını paylaştırmada gözeten bir sıra cetveli düzenlenmesini teminen şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekir. Satış tarihinden sonra alacakta meydana gelen artışlar, rehnin ya da haciz konulan malın bedelinden karşılanamaz.
Davacı tarafın, davalı ..."nin haciz tarihindeki alacak miktarının satış tarihine kadar uygulanan faizi ile birlikte sıra cetvelinde yer alması gerektiği, haciz tarihinden sonra tahakkuk eden prim alacakları ile gecikme zamlarının da alacak miktarı içinde bildirilmesi suretiyle davalıya fazla pay ayrıldığı iddiasına dayalı olarak sıra cetvelinin iptaline yönelik istemi, alacağın anılan madde hükmü uyarınca hesaplanmasına ve kapsamına, diğer anlatımla takip hukuku kurallarının yanlış uygulamasına yönelik olup; davalı alacağının hiç ya da gösterilen miktarda bulunmadığına yönelik olmadığından itiraz, alacağın doğumuna ve esasına yönelik değildir.
Bu durumda, mahkemece satış tarihi itibariyle şikayetçinin alacağını bilirkişiye hesaplattırılıp, sonucuna göre karar vermek görevinin İcra Mahkemesi"ne ait olduğu dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK"nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın esasına girilerek hüküm kurulması doğru olmamıştır.
2- Bozma nedenine göre, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün re"sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.