Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/371 Esas 2018/9775 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/371
Karar No: 2018/9775
Karar Tarihi: 16.10.2018

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/371 Esas 2018/9775 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2017/371 E.  ,  2018/9775 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    Hüküm : CMK 231/11.maddesi uyarınca hükmün açıklanması ile TCK"nun 179/3-2, 62/1, 50/3, 50/1-a. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın, 07/09/2011 tarihinde işlediği sabit görülen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan dolayı TCK"nun 179/3 yollamasıyla 179/2, 62, 50/3, 50/1-a.maddeleri uyarınca 500 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ve CMK’nın 231.maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Dereli(Kapatılan) Sulh Ceza Mahkemesinin 10/02/2012 tarih ve 2011/126 Esas 2012/13 Karar sayılı ilamının itiraz edilmeden 18/02/2012 tarihinde kesinleşmesinin ve kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresinin başlamasının ardından, Dereli Asliye Ceza Mahkemesi"nin 30/10/2014 tarih ve 2014/39 E. 2014/145 K. sayılı ilamı ile 18/03/2014 tarihinde işlediği sabit görülen kasten yaralama suçundan dolayı TCK 86/2, 62, 52/2.maddeleri gereğince 2.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilerek kararın 30/10/2014 tarihinde kesinleştiği, sanık hakkında denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle ihbarda bulunulmasını müteakip, duruşma açılıp usulüne uygun tebligata rağmen gelmeyen sanığın yokluğunda 10/02/2012 tarihli hükmün CMK"nın 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına ilişkin Dereli Asliye Ceza Mahkemesinin yukarıda numarası yazılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141 ve 5271 sayılı CMK’nın 34. maddeleri uyarınca bütün mahkeme kararlarının, karşı oy da dahil olmak üzere gerekçeli olarak yazılması zorunludur. Hükmün gerekçeyi ihtiva etmemesi ise 1412 sayılı Kanunun 308/7 ve 5271 sayılı CMK’nın 289/1-g bendi uyarınca hukuka kesin aykırılık halini oluşturacaktır. Ayrıca Ceza Muhakemesi Kanununun 230. maddesi uyarınca, hükmün gerekçesinde, suç oluşturduğu kabul edilen eylemin gösterilmesi, bunun nitelendirmesinin yapılması, Ceza Kanununda öngörülen sıra ve esaslara göre cezanın ve ayrıca cezaya mahkûmiyet yerine veya yanı sıra uygulanacak güvenlik tedbirinin belirlenmesi, cezanın ertelenmesine, hapis cezasının adli para cezasına veya tedbirlerden birine çevrilmesine ya da ek güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına veya bu hususa ilişkin istemlerin kabul veya reddine dair dayanakların gösterilmesi zorunludur. Gerekçe, hükmün dayanaklarının, akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun açıklamasıdır. Bu nedenle, gerekçede hükme esas alınan veya reddedilen bilgi ve belgelerin belirtilmesi ve bunun dayanaklarının gösterilmesi, bu dayanakların da, geçerli, yeterli ve yasal olması gerekmektedir. Bu itibarla keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, sağlıklı bir denetime olanak sağlamak bakımından, hükmün gerekçeli olmasında zorunluluk bulunmakta olup, bu ilkelere uyulmadan yalnızca hükmün açıklanmasının koşullarının oluştuğuna yönelik tartışma içerir ancak delil tartışılması içermeyen kararla hükmün kurulması,
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince sair yönleri incelenmeksizin isteme uygun olarak BOZULMASINA, 16/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.