Hırsızlık - dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - iftira - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2014/29274 Esas 2014/31439 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/29274
Karar No: 2014/31439
Karar Tarihi: 25.12.2014

Hırsızlık - dolandırıcılık - özel belgede sahtecilik - iftira - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2014/29274 Esas 2014/31439 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Denizli 1. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen dava dosyasında sanık tarafından verilen, dosya içerisinde mevcut olmayan 14.12.2011 tarihli dilekçe üzerine 22.12.2011 gün ve 2011/310 D.İş sayılı karar ile sanığın talebinin reddine karar verildiği ancak sanığın yokluğunda verilen kararın duruşmada bildirdiği adrese yapılan tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle hukuken geçersiz olduğu kabul edilmiştir. Sanık hakkında alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere istinabe yoluyla sorguya çekilmesi ve sorgusundan önce ifadesini esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemediğinin sorulması zorunluluğu bulunduğu belirtilmiştir. Dosyada, sanığa sorgusundan önce ifadesini yargılamanın yapıldığı esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemedikleri sorulmayarak 5271 sayılı CMK’nın 196/2 maddesine aykırı şekilde sorgulandığı ve savunma hakkının kısıtlandığı tespit edilmek suretiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
5271 sayılı CMK’nın 196/2 maddesine göre, istinabe yoluyla sorguya çekilen sanık, sorgusundan önce ifadesini esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemediği sorulmak zorundadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’n

2. Ceza Dairesi 2014/29274 E. , 2014/31439 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 15 - 2013/61586
MAHKEMESİ : Denizli 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/04/2011
NUMARASI : 2010/169 (E) ve 2011/85 (K)
SUÇ : Hırsızlık, dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik, iftira

Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık tarafından verildiği belirtilen 14.12.2011 tarihli dilekçe her ne kader dosya içerisinde mevcut değilse de bu dilekçe üzerine Denizli 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.12.2011 gün ve 2011/310 D.İş sayılı kararı ile sanığın talebinin reddine karar verildiği, sanığın yokluğunda verilen kararın duruşmada bildirdiği adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre yapılan tebligatın geçerli olabilmesi için bildirilen adrese daha önceden usulüne uygun bir tebligatın yapılması gerektiğinden yapılan tebliğ işleminin usulsüz olduğu sanığın öğrenme üzerine temyiz başvurusunun süresinde ve bu aşamadan sonra yapılan tüm işlemler ve verilen kararların hukuken geçersiz ve yok hükmünde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Yargılamanın yapıldığı esas mahkemesince sorgusu yapılmamış olan sanık alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere istinabe suretiyle sorguya çekilebilir. Yakalama emri üzerine de olsa yargılamasının yapıldığı istinabe mahkemesince sorgusundan önce sanığa ifadesini esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemediğinin sorulması zorunludur.
İnceleme konusu dosyada, Aydın 2. Asliye Ceza Mahkemesince istinabe yoluyla sorgusu yapılan sanığa, sorgusundan önce ifadesini yargılamanın yapıldığı esas mahkemesi huzurunda vermek isteyip istemedikleri sorulmayıp, 5271 sayılı CMK’nın 196/2 maddesine aykırı şekilde yapılan sorgusu esas alınmak suretiyle, hakkında hükümlülük kararı verilerek savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.