Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4292
Karar No: 2019/1825
Karar Tarihi: 11.03.2019

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/4292 Esas 2019/1825 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2018/4292 E.  ,  2019/1825 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ: Bölge Adliye Mahkemesi 34. Hukuk Dairesi


    TÜRK MİLLETİ ADINA
    KARAR
    A)Davacı İstemi: Davacı vekili, kurum tarafından gönderilen 26/11/2012 tarih ve 20562149 sayılı ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
    B)Davalı Cevabı: davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    C)İlk Derece Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı : Mahkemece " Davacı 08/03/2006 tarihinde şirketin yönetim kurulu üyeliğine getirildiğinden ve 2013 yılına kadar yönetim kurulu üyeliği devam ettiğinden bu dönemde şirketi temsile yetkili imza yetkisinin bulunduğu ve 506 sayılı Yasa dönemine karşılık gelen prim ve işsizlik sigorta primiyle bunların gecikme zamları borçlarından dolayı sorumlu olduğu ve prim borçlarından sorumluluk için sadece yönetim kurul üyeliğinin yeterli olduğu 01/10/2008 tarihinden sonraki sürede davacının yönetim kurulu üyeliğinin devam ettiği, bu döneme ilişkin olarak prim, işsizlik sigorta ve bunlara ait gecikme zammı borçlarından sorumluluğunun bulunduğu" gerekçesiyle "davanın reddine" karar verilmiştir.
    İstinaf Başvurusu ; Davacı vekili; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, borcu kabul etmemekle birlikte ...Deniz San. AŞ."nin olası bir borcu ödeyebilecek gücü ve mal varlığının fazlası ile mevcut olduğunu, ayrıca 11/05/2011 tarihli tahsilat makbuzu ile 70.037,04 TL"nin ... hesabına yatırıldığını ve böylece 03/05/2011 tarihi itibariyle kuruma hiç bir borçlarının bulunmadığını, ... 2. İş Mahkemesinin 2012/169 Esas sayılı dosyasında müvekkili şirketin asıl borçlu olmadığının tespitinin talep edildiğini ve yargılamanın devam ettiğini belirterek, neticede İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasını talep etmiştir.D)Bölge Adliye Mahkemesi Gerekçesi ve Kararı : "Dosya kapsamı ve mevcut delil durumu ile dosyadaki Ticaret Sicil Gazetesi suretlerine göre davacı 2007/3-2012/4 tarihleri arasındaki dönemde, 08/03/2006 tarihinden itibaren şirket yönetim kurulu üyesi ve A grubu imza yetkilisi ve başkan vekili olarak şirketi temsil ve ilzam yetkisi olmakla, 506 sayılı yasanın 80. Maddesine göre 2007/3.aydan 2008/10.aya dek prim borçlarından sorumlu olduğu, 5510 sayılı Yasanın yürürlük tarihi olan 01/10/2008 tarihinden sonraki dönemde ise, davacının yönetim kurulu üyeliğinin devam ettiği, 05/06/2013 tarihli genel kurul kararına kadar da 5510 sayılı Yasanın 88.maddesi gereği davaya konu borçtan sorumlu olduğu kanaatiyle ve ... 2. İş Mahkemesinin 2015/135 Esas sayılı dosyasında davacı ...Deniz AŞ.tarafından ... lehine açılan davada alt işveren olduğunu iddia eden davacının davasının reddine karar verilmiş olduğu anlaşılmakla ve 5510 sayılı Yasanın 88.maddesi ile 506 sayılı Yasanın yürürlükte bulunduğu dönemlere ait dava konusu prim borçlarından davacının sorumlu olduğu anlaşılarak davanın reddine karar verildiği, neticede İlk Derece Mahkemesi tarafından yeterli inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının ve gerekçesinin usul ve yasaya uygun olduğu" gerekçesiyle " davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine" karar verilmiştir.
    E)Temyiz:
    Davacı vekili: - 6183 sayılı Kanun, şirket aktiflerinin, kamu borçlarını ödemeye yeterli gelmemesi halinde şirket yetkililerinin müteselsil sorumluluğunu öngörmektedir.
    - ... Deniz Sanayi A.Ş.’nin olası bir borcu ödeyebilecek gücü ve malvarlığı fazlasıyla mevcuttur.
    -Hem bilirkişi raporlarında hem de yerel mahkeme’nin gerekçeli kararında bu husus üzerinde durulmamış, müvekkil şirketin mal varlığı araştırılmamıştır. kararın bu yönüyle ortadan kaldırılması ve bozulması gerekmekte ve talep olunmaktadır.
    -Yine Sayın Mahkeme dosyasında mübrez 11.05.2011 tarihli Tahsilat Makbuzu ile, toplam Prim, Key, Tasarrufu Teşvik borcu olarak 03.05.2011 tarihli yazı ile hesaplanan 70.037,04.-TL’sının, Sosyal Güvenlik Kurumu’na yatırıldığı görülmektedir.
    - Söz konusu belgeler dikkatle incelendiğinde, dava konusu borç tutarının gerçeği yansıtmadığı, ne müvekkilimizin yetkilisi olduğu ... Deniz San. A.Ş.’nin ne de müvekkilimizin 03.05.2011 tarihi itibarıyla davalı Kurum’a hiçbir borcunun bulunmadığı anlaşılmaktadır. Gerekçeleriyle usul ve yasaya aykırı kararın bozulmasını talep etmiştir.
    F) Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe:
    Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece davanın reddine karar verilmiş olmakla Bölge Adliye Mahkemesince de karar usul ve yasaya uygun bulunmuştur.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 26/11/2012 tarih ve 20562149 sayılı 2008/20300 esas numaralı 2007/3 – 2012/4. dönem ... Deniz Anonim Şirketinin prim, işsizlik sigortası primi ve damga vergisi borçlarını içeren ödeme emrinin 29/11/2012 tarihinde tebliğ edildiği ve davanın 06/12/2012 tarihinde açıldığı, dosyadaki mevcut ticaret sicil gazetelerine göre 08/03/2006 tarihinde ticaret sicil gazetesinde yayımlanan 27/01/2006 tarihli genel kurul kararında davacı ..."nun yönetim kurulu üyesi olduğu(3 yıl) ve A grubu imza yetkisinin bulunduğu ve YK başkan vekili olduğu, 22/09/2008 tarihli genel kurul kararının yayımlandığı 03/10/2008 tarihli ticaret sicil gazetesinde davacının yönetim kurulu üyesi olduğu ve yönetim kurulu başkanının ... ve başkanvekilinin ... olduğu, 15/06/2009 tarihli genel kurul kararının yayımlandığı 03/07/2009 tarihli ticaret sicil gazetesinde davacının yönetim kurulu üyesi seçilmediği, 04/06/2010 tarihli genel kurul kararının yayımlandığı, 14/06/2010 tarihli ticaret sicil gazetesinde davacının yönetim kurulu üyesi seçilmediği anlaşılmaktadır.Davanın yasal dayanağı ise 506 sayılı Kanunun 80, 5510 sayılı Kanunun 88 ve 6183 sayılı Kanunun mükerrer 35. maddesi olup, davadaki sorunun bu maddeler ile birlikte değerlendirilerek çözüme kavuşturulması gerektiği ortadadır.
    5510 sayılı Kanun"un yürürlük süresiyle ilgili 108/1-c maddesinde, Kanun"un 88. maddesinin 01/07/2008 tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmiştir.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 80/12. maddesinde sigorta primlerini haklı sebepleri olmaksızın birinci fıkrada belirtilen süre içerisinde tahakkuk ve tediye etmeyen kamu kurum ve kuruluşlarının tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri mesul muhasip, sayman ile tüzelkişiliği haiz diğer işverenlerin üst düzeydeki yönetici ve yetkililerinin kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları, 5510 sayılı Kanunun 88/20. maddesinde de Kurumun sigorta primleri ve diğer alacakları haklı bir sebep olmaksızın bu Kanunda belirtilen sürelerde ödenmez ise kamu idarelerinin tahakkuk ve tediye ile görevli kamu görevlileri, tüzel kişiliği haiz diğer işverenlerin şirket yönetim kurulu üyeleri de dahil olmak üzere üst düzeydeki yönetici veya yetkilileri ile kanuni temsilcilerinin Kuruma karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları bildirilmiştir.5510 sayılı Kanunun 88/20. maddesi 506 sayılı Kanunun 80/12. maddesinden farklı olarak, tüzelkişiliği haiz işverenlerin üst düzeydeki yönetici ve yetkilileri yanında, şirket yönetim kurulu üyelerini de sorumlu tutmaktadır. Diğer bir deyişle, Kurumun 01/07/2008 tarihinden sonraki sigorta primleri ve diğer alacakları ile ilgili olarak şirketlerin borçlarından müşetereken ve müteselsilen sorumlu olmak için şirketin Yönetim Kurulu üyesi olmak yeterlidir.
    Öte yandan; 506 sayılı Kanun"un 80/1. maddesinde "İşveren, bir ay içinde çalıştırdığı sigortalıların primlerine esas tutulacak kazançlar toplamı üzerinden bu Kanun gereğince hesaplanacak prim tutarlarını ücretlerinden kesmeye ve kendisine ait prim tutarlarını da bu miktara ekleyerek en geç ertesi ayın sonuna kadar Kuruma ödemeye mecburdur." hükmü yer almakta olup, önce prime esas kazançlara ilişkin Kurum Tebliği, ardından bu tebliği yürürlükten kaldıran İşveren Uygulama Tebliği, bu süreyi "takip eden ayın sonuna kadar" olarak belirlemiştir. Tebliğ"de "Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalıları çalıştıran işverenler, bir ay içinde çalıştırdıkları sigortalıların prime esas kazançları üzerinden hesaplanacak sigortalı hissesi prim tutarlarını sigortalıların ücretlerinden keserek, kendi hissesine isabet eden prim tutarlarını da bu tutarlara ekleyerek en geç takip eden ay/dönemin sonuna kadar Kuruma ödeyeceklerdir.
    Ödeme süresinin son gününün resmi tatile rastlaması halinde, prim tutarları, en geç son günü izleyen ilk iş günü içinde Kuruma ödenecektir." hükmü düzenlenmiştir. Bu durumda örneğin, ocak ayında doğan prim borcunun, takip eden şubat ayı sonuna kadar ödenmesi gerektiği anlaşılmaktadır.Somut olayda dosyadaki mevcut ticaret sicil gazetelerine göre davacının 27/01/2006 tarihli genel kurul kararı ile imza yetkili yönetim kurulu üyesi olduğu ve 15/06/2009 tarihli genel kurul kararında ise davacının yönetim kurulu üyesi seçilmediği ve karara muhalif kaldığı anlaşılmakla yukarıdaki açıklamalar ışığında dava konusu ödeme emirlerinin ödenme süreleri ve yönetim kurulu üyeliği dönemleri dikkate alındığında davacının sorumlu olduğu dönemler belirlenmeden tüm dönemler yönünden sorumlu tutulması isabetsizdir.O halde, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, Bölge Adliye Mahkemesince eksik inceleme ve araştırma sonucu davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, davacı tarafından temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı ORTADAN KALDIRILMASI, ilk derece mahkemesinin kararının bozulması gerekmiştir.
    G)Sonuç :
    Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK"nun 373/1. maddeleri uyarınca (KALDIRILMASINA), ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi