Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/20163 Esas 2017/8887 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20163
Karar No: 2017/8887
Karar Tarihi: 01.06.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/20163 Esas 2017/8887 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/20163 E.  ,  2017/8887 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki iştirak nafakasının arttırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; davalı ile boşandıklarını, bu kararla birlikte velayetleri kendisine verilen müşterek çocuk için 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, aradan geçen zaman içinde öğrenci olan çocuğun ihtiyaçlarının artmasıyla nafakanın yetersiz kaldığını ileri sürerek, iştirak nafakasının aylık 500,00 TL"ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 140,00 TL"ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, iştirak nafakasının arttırılması istemine ilişkindir.
    TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır.
    Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur.
    Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir.
    Somut olayda; dosyadaki bilgi ve belgelerden, tarafların 05.10.2011 tarihinde boşandıkları, 2005 doğumlu müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verildiği ve müşterek çocuk lehine aylık 100,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği; davacının çalışmadığı, davalının ise aşçı olarak görev yaptığı, asgari ücret seviyesinde geliri olduğu, arkadaşıyla kaldığı ve bekar olduğu anlaşılmaktadır.
    Müşterek çocuk lehine takdir edilen iştirak nafakasının takdir edildiği tarihten itibaren geçen sürede enflasyon ve ekonomik nedenlerle değerinin düştüğü bir gerçektir. Yaşça büyüyen çocuğun, eğitim ve öğrenim koşullarının değişmesi nedeniyle, ihtiyaçlarının arttığı da açıktır.

    Buna göre, tarafların tespit edilen sosyal ekonomik durumları, nafakanın niteliği, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu, ihtiyaçları, ekonomik göstergelerdeki değişim dikkate alındığında, mahkemece; artırılan iştirak nafakası miktarı az olup, TMK.nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamıştır. Çocuğun yaşı ve eğitim durumu gözönüne alınarak daha uygun bir miktarda nafakanın artırımına gidilmesi gerekirken; yazılı şekilde az miktarda iştirak nafakası takdiri hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.