22. Hukuk Dairesi 2016/1912 E. , 2018/26873 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkili işçinin 16/05/2010-10/12/2013 tarihleri arasında davalıya ait işyerlerinde aralıksız çalıştığını, davalı işverenin, müvekkilinin sigorta primlerini başka firmalar üzerinden yatırdığını, bir kısım süre ise sigortasız çalıştırıldığını, iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı bir sebep olmadan sonlandırıldığını, işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı işçinin müvekkiline ait işyerinde çalışmasınn bir yıldan az süreli olduğunu, davacının işi terk ettiğini, dava konusu alacaklara hak kazanılmadığını ileri sürerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Taraflar arasında öncelikle çözümlenmesi gereken uyuşmazlık davacının çalışma süresi noktasındadır.
Somut olayda, Mahkemece, davacının davalıya ait işyerinde, 09/06/2012-27/07/2012 ve 15/04/2013-26/08/2013 tarihleri arasında çalıştığı kabul edilmiş ise de, çalışma süresinin belirlenmesi noktasında yapılan araştırma ve inceleme yetersizdir.
Öncelikle, davacının iddiaya konu dönemde çalışmasının geçtiği kayıtlı işverenlerin ve davalı işverenin ticaret sicili kayıtları, ilgili Ticaret Sicili Müdürlüğü’nden celp edilerek dosyaya kazandırılmalıdır. Deliller arasında işyeri kayıtlarına da dayanıldığı dikkate alınarak, dava dışı tüm işverenlerden; işçi şahsi sicil dosyası ve işçi özlük belgeleri gibi işyeri kayıtları istenilmeli, ayrıca davacının çalışmasıyla ilgili olarak davalı şirketle sözleşmesel ya da fiili bir irtibatlarının (ihale sözleşmesi, asıl-alt işverenlik, kira sözleşmesi ve benzeri gibi) bulunup bulunmadığı, işçinin çalıştığı işin bir başka tüzel kişilikten ihale ile yüklenilen iş olup olmadığı sorulmalıdır. Banka kayıtlarına da delil olarak dayanıldığı gözetilerek, işçinin ücret ödemelerinin yapıldığı banka hesabı veya hesaplarına ilişkin ekstreler celp edilmeli, davacıya yapılan ücret ödemeleri ve bu ödemelerin kim tarafından yapıldığı belirlenmelidir. Tanık beyanlarının denetlenebilmesi amacıyla, tanıkların hizmet döküm cetvelleri ve ilgili tarih aralığında çalıştıkları işverenlerin tescil bilgileri Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan istenerek incelenmeli ve bu suretle tanıkların çalışma tarih aralıkları ile çalıştıkları işverenler itibariyle davacının çalışması hakkında görgüye dayalı bilgilerinin bulunmasının mümkün olup olmadığı değerlendirilmelidir. Yapılacak araştırma sonuçlarına göre, ihtiyaç duyulduğu takdirde tanıkların beyanlarına yeniden başvurulmalıdır.
Yukarıda açıklanan doğrultuda yapılacak araştırma sonuçlarıyla birlikte tüm dosya kapsamı yeniden değerlendirmeye tabi tutularak, tüzel kişilik perdesinin kaldırılmasını gerektirir kötüniyetli işveren davranışın bulunup bulunmadığı da tartışılarak, çalışma süresi bakımından bir sonuca gidilmelidir.
Eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, sair yönleri incelenmeksizin kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 11/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.