14. Ceza Dairesi Esas No: 2012/4006 Karar No: 2014/1800 Karar Tarihi: 17.02.2014
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2012/4006 Esas 2014/1800 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bir suçlama üzerine yapılan davanın sonucunda Bursa 10. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm temyiz edilmiştir. Sanık önceden tanıştığı mağdureyle parkta karşılaşmıştır. Sanık mağdureyi ailesiyle tanıştırmak istemiş, mağdure de kabul etmiştir. Sanık, akrabaları olan tanıklar İ. ve H. ile birlikte evine gitmiş ve mağdureyi teslim etmek istemiştir. Ancak tanığı Hilmi mağdureyi ailesine teslim edebileceğini söyleyince sanık oradan ayrılmıştır. Ertesi gün mağdure H. tarafından karakola teslim edilmiştir. Mahkeme, mağdurenin sanıkla gönüllü olarak kaçması ve sanığın mağdureyi hiçbir şekilde hürriyetinden yoksun kılmamış olması nedeniyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurlarının oluşmadığını belirtmiştir. Ancak mahkeme yanlış şekilde TCK'nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğu gözetilmeden karar vermiştir. Sanığın mağdureyi soruşturmaya başlanmadan önce, şahsına zararı dokunmaksızın ailesine teslim edilmesi amacıyla tanıkların yanına bıraktığının anlaşılması karşısında TCK'nın 110. maddesinin uygulama dışı bırakılması kanuna aykırıdır. Bu nedenle hüküm bozulmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri TCK'nın 234/3. maddesi (çocuğun kaçırılması ve alıkonulması) ve TCK'nın 110. maddesi (cezanın ertelenmesi).
14. Ceza Dairesi 2012/4006 E. , 2014/1800 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 5 - 2010/273905 MAHKEMESİ : Bursa 10. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 11.03.2010 NUMARASI : 2009/8 Esas, 2010/550 Karar SUÇ : Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın daha önceden tanışıp arkadaşlık kurduğu mağdure ile olay günü parkta karşılaştığı, mağdureyi ailesi ile tanıştırmak istediği, mağdurenin bunu kabul etmesi üzerine birlikte Bursa ilinde yaşayan sanığın akrabası olan tanıklar İ. ve H. evlerine gittikleri, tanık Hilmi"nin mağdureyi ailesine teslim edebileceğini söylemesi üzerine sanığın oradan ayrıldığı, mağdurenin de ertesi gün H. tarafından karakola teslim edildiği anlaşılan olayda; mağdurenin cebir, tehdit veya hile kullanılmaksızın sanıkla gönüllü olarak birlikte kaçması, sanığın mağdureye yönelik hukuka aykırı herhangi bir eyleminin bulunmaması ve soruşturmanın mağdurenin annesi müşteki A. ihbarı üzerine başlanılması karşısında, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunun unsurları oluşmayıp, eylemin TCK.nın 234/3. maddesinde düzenlenen çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Kabule göre de; Sanığın mağdureyi soruşturmaya başlanmadan önce, şahsına zararı dokunmaksınız ailesine teslim edilmesi amacıyla tanıkların yanına bıraktığının anlaşılması karşısında koşulları bulunduğu halde TCK.nın 110. maddesinin uygulama dışı bırakılması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.