10. Ceza Dairesi Esas No: 2009/21610 Karar No: 2014/13 Karar Tarihi: 06.01.2014
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2009/21610 Esas 2014/13 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, bir kişi hakkında uyuşturucu madde ticareti suçundan verilen mahkumiyet hükmünün incelenmesi üzerine verilmiştir. Sanık, kendisinde uyuşturucu madde olmadığını iddia etmiştir. Ancak, diğer bir sanığın evinde yapılan aramada ele geçen uyuşturucu maddenin sanık tarafından temin edildiği iddia edilmiştir. Yeterli ve kesin delil bulunmaması nedeniyle suçtan beraatine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ancak, adli para cezasının Türk Lirası olarak belirlenmesi gerektiği konusunda bir aykırılık olduğu tespit edilmiştir ve bu nedenle hüküm bozulmuştur. Kararda, kanun maddeleri olarak 5320 sayılı Kanun’un 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 318, CMK'nın 299 ve TCK'nın 192. maddesi açıklanmıştır.
10. Ceza Dairesi 2009/21610 E. , 2014/13 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: A) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi: Kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde bulunmayan sanığın savunmasının aksine, diğer sanık ..."ün evinde yapılan aramada ele geçen uyuşturucu maddeyi temin ettiğine ilişkin, ..."ün soyut beyanı dışında, kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, atılı suçtan beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, A) Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan kurulan mahkûmiyet hükmünün incelenmesi: Hükmolunan hapis cezasının süresine göre 5320 sayılı Kanun’un 8/1, 1412 sayılı CMUK’nın 318 ve CMK"nın 299. maddeleri uyarınca sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteğinin reddine karar verilerek duruşmasız inceleme yapılmıştır. Sanık ... hakkındaki bozma nedenine göre, koşulları oluşmadığı halde bu sanığın adını verdiği gerekçesiyle sanık hakkında TCK"nın 192. maddesinin 3. fıkrasının uygulanması, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır. Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı,eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların eleştiri dışında doğru olarak belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; Hükmolunan adli para cezasının, 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulunun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA; ancak bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; YTL olarak hükmolunan adli para cezalarının TL’ye dönüştürülmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.