23. Hukuk Dairesi 2014/2504 E. , 2014/8472 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı yüklenici kooperatif arasında düzenlenen 27.08.1999 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile yapılacak 12 adet villanın 6 tanesinin müvekkiline ait olacağının kararlaştırıldığını, süresinde ruhsat alım işlemlerinin yapılamadığını, teslimde gecikildiğini, müvekkiline ait 6 adet taşınmaza, büyük eksiklikler bulunmasına rağmen ihtiyaç nedeniyle 2006 yılında taşınıldığını, resmi olarak teslim yapılmadığını ve iskân ruhsatının alınmadığını, eksiklik ve ayıpların bir çoğunun müvekkili tarafından giderilmeye çalışıldığını, buna rağmen evlerin şu anki durumu itibariyle oturma ruhsatı alabilmesinin mümkün olmadığını, ihtirazı kayıt ileri sürülmeksizin evler teslim alınsa dahi geç teslim edilen 6 ev için sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın istenebileceğini, günün rayici üzerinden kira bedeli ödenmesi gerektiğini, teslim tarihinin 22.09.2004 olduğunu, fiilen ise 2006 yılı başlarında oturulduğunu, 15 aylık gecikmenin söz konusu olduğunu, bağımsız bölüm ve ortak alanlarda eksik ve ayıplı işler bulunduğunu ileri sürerek, 5.400,00 TL kira tazminatının, 8.100,00 TL eksik iş, 6.000,00 TL ayıplı iş bedelinin tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının tüm taleplerinin zamanaşımına uğradığını, belediyenin inşaatların durdurulmasına karar vermesi ve ... 2. İdare Mahkemesi"nin imar planının yürütülmesinin durdurulmasına karar verilmesi nedeniyle gecikme yaşandığını, 16.04.2001 ila 27.09.2002 tarihleri arasındaki 17 ay 11 günlük sürenin inşaat süresine eklenmesi gerektiğini, bu sürenin eklenmesi sonucu teslimin 16.03.2006 tarihinde olacağını, bu süreye göre 4 ay önce ihtirazı kayıtsız teslimin yapılmış olduğunu, kira tazminatı talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı yana teslim edilen evlerin sözleşme ve teknik şartnameye uygun noksansız olarak teslim edildiğini, eksik ve ayıplı işler nedeniyle bir bildirim yapılmadığını, davacı tarafın 3 yıldır konutlarda oturduğunu, dava konusu taşınmazlarda davacı mal sahibinin istemi doğrultusunda ya da diğer imalatların yanında fazla ve faydalı imalat yapıldığını, davacının isteği doğrultusunda kat kaloriferi kazanının kömüre çevrildiğini, bir adet çift daire için büyük kazan 3 adet de 3 daire için küçük kazan takıldığını, iki tesisat arası fiyat farkının 4.150,00 TL olduğunu, inşaata ilave olarak proje dışı yaptırılan yeni kömür kazan tesisatının yerinin yapım işinin bedelinin 1.500,00 TL olduğunu, şantiye su ve elektriğinden davacıya ait kullanım miktarı olan 3.991,00 TL" nin ödenmediğini, davacının halen kooperatife ait bir dairenin % 25 hissesini devretmediğini, imar ve parselasyon problemi nedeniyle ... 3. İdare Mahkemesi"ne açılan dava nedeniyle parselasyon planlarının iptal edildiğini, davanın temyiz aşamasında olduğunu, bu iptal ile birlikte müvekkilinin tüm yaptığı imalatların kaçak duruma düştüğünü, iskânın bu nedenle alınamadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşme gereği yapılan inşaatların yapımının durdurulduğu, bu sürenin mücbir sebep olarak değerlendirilmesi ile inşaatın bitim süresine ilavesinin gerektiği, bu sürenin ilavesiyle işin bitirilmesi gereken tarihin 03.03.2006 olduğu, davacının, 2006 yılı Mart ayından itibaren taşınmazlarda oturmaya başladığını ikrar ettiği, teslimde gecikmeden bahsedilemeyeceği, davalı kooperatifin yapı kullanma izninin alınamamasında bir kusurunun bulunmadığı, imar planının idare mahkemesince iptal edilmiş olması sebebiyle yapılan tüm yapıların kaçak yapı konumuna düştüğü, bu sebeple davacının cezai şart, kira tazminatı talebinin kabul edilemeyeceği, davacının dava dilekçesinde talep ettiği imalatlardaki ayıp niteliğindeki imalat toplamının 3.350,40 TL tutarında olduğu, bunun yanında davalı tarafça proje ve teknik şartnamede olmayan fazladan yapılan imalat toplamının 6.993,31 TL tutarında bulunduğu ayrıca şantiye elektrik tüketim bedelinden 3.991,00 TL"lik bölümünün davacının sorumluluğunda olduğu ve davacı tarafça bu bedelin de ödenmediği, davalının takas ve mahsup talebi doğrultusunda söz konusu bedellerin davacının talep edebileceği eksik ve ayıplı imalattan mahsubunun gerektiği, bunun yapılması halinde davacının talep edebileceği herhangi bir alacağın kalmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yüklenici kendi iradesiyle inşaatın tamamına ve bu kapsamda arsa sahiplerine ve kendisine verilen bağımsız bölümlere aynen yansıtılan değer artırıcı işler yapması halinde sözleşmede aksine hüküm bulunmadığı durumlarda fazla bedel isteminde bulunamaz. Yüklenicinin sözleşmeyle yapımını yüklendiği işin dışında sadece iş sahibinin yararına fazla iş yapması halinde de bu işin bedelini BK"nın 410. vd. maddeleri uyarınca işin yapıldığı tarihteki rayiç üzerinden istemde bulunmaya hakkı vardır. Dairemiz"in 01.03.2013 tarih ve 2012/6495 Esas, 2013/1204 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, yüklenici, kural olarak sözleşmede kararlaştırılandan fazla ve daha kaliteli malzeme kullanarak yaptığı işler bedelini, yapılan bu fazla işlerin ve kullanılan kaliteli malzemelerin arsa sahiplerinin menfaatine ve yasal olması, ekonomik değerinin bulunması ve fazla işler ile kaliteli malzemeyi içeren imalatı kendisine isabet eden bağımsız bölümler için de yapmamış olması koşulu ile 818 sayılı BK"nın vekaletsiz iş görmeye ilişkin 410 vd. (TBK"nın 526 vd.) maddeleri uyarınca işin yapıldığı tarihteki mahalli serbest piyasa rayiç değerleri üzerinden tahsilini talep edebilir. Ancak inşaatın ortak yerlerinde ya da davacı yükleniciye düşecek bağımsız bölümlerde yapılan bu neviden fazla imalatlar arsa sahiplerinin yararına olduğu gibi, yüklenicinin de yararınadır. Dolayısıyla her iki tarafın da yararına olan böyle bir kazanım, fazla iş olarak nitelendirilemez ve yükleniciye bunların karşılığını isteme hakkı vermez.
Mahkemece, yukarıda açıklanan ilke doğrultusunda davalı yüklenici tarafından proje ve teknik şartnamede olmadığı halde yapılan beton panjur kutusu ile katı yakıt kazanı tesisat yerinin ortak alanlara veya sadece davacı arsa sahibinin villalarına yapılıp yapılmadığı araştırılmaksızın bedelleri ile ilgili mahsup talebi kabul edilmiş ise de, 3.991,00 TL"lik şantiye elektrik tüketim bedelinin davacının alacağından fazla olması nedeniyle karar sonucu itibariyle doğru olmuştur.
Bu açıklamalara, dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve temyiz edenin sıfatına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.