Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1944
Karar No: 2019/4406
Karar Tarihi: 18.09.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/1944 Esas 2019/4406 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2018/1944 E.  ,  2019/4406 K.

    "İçtihat Metni"


    Taraflar arasında görülmekte olan menfi tespit davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda verilen kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine...Hukuk Dairesi tarafından verilen istinaf talebinin esastan reddine ilişkin hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ..."ün geldiği, karşı taraftan kimsenin gelmediği görülmüş olmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunan davacı vekilinin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, davalı tarafından davacı hakkında 02/06/2015 tanzim ve 02/06/2015 vade tarihli 14.740.000,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak icra takibi başlatıldığını, davacının damadı olan ... adlı adi ortaklığı ve ...Tekstil San.ve Tic.AŞ"de ortaklıkları bulunduğunu, bahsedilen şirketlerin ..."in kötü yönetimi nedeniyle çok büyük borç altına girdiğini, davacının bu borçların ödenmesine yönelik görüşmeler yürütürken alacaklı davalı tarafından kaçırılarak ölüm tehdidi altında bahsedilen icra takibine dayanak 02/06/2015 tanzim ve vade tarihli senedi imzalamak zorunda kaldığını, bu hususta ... C. Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, davacının davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını ileri sürerek, davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti ile %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacının kendi özgür iradesi ile senedi kendi el yazısı ile doldurarak imzaladığını, ortada ticari bir ilişki ve ticari bir borç bulunduğunu, davacının kendi mal varlığını bu borçlardan etkileneceği için borçları yapılandırarak davalıya şahsi senet verdiğini, açılan davada hukuka uygunluk bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacının davaya konu senedin zorla imzalattırıldığına yönelik şikayetine dair ... C. Başsavcılığınca kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği, senedin zorla alındığına dair iddianın ispat edilmediği, davalı vekilinin cevap dilekçesindeki ...şirketler grubu ile davacıya ait şirket arasında ticari münasebet bulunmaktadır şeklindeki beyanının senet metnindeki nakten ibaresinin talili sonucunu doğurmayacağı, davacının senedin bedelsiz olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
    Bölge Adliye Mahkemesince; tüm dosya kapsamına göre, davacının davaya konu senedin zorla imzalattırıldığı iddiasına ilişkin olarak kovuşturmaya yer olmadığı kararı verildiği ve bu karara yapılan itiraz reddedilerek kararın kesinleştiği, davalının kendisinin ortağı olduğu şirket ile davacının ortağı olduğu şirket arasındaki ticari ilişki kapsamında senedin düzenlendiğine dair beyanlarının senet metninin talili niteliğinde olmadığı ve davacının senedin bedelsiz olduğuna yönelik iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle davacı vekilinin tüm istinaf taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle Bölge Adliye Mahkemesi kararında geçen, davacı vekilinin 26.056,50 TL"nin istirdadına karar verilmesi gerektiği şeklinde istinaf isteminde bulunduğuna dair yapılan açıklamaların dosya muhteviyatına uygun olmamakla birlikte sonuca etkisi olmayan maddi hata niteliğinde görülmesine göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davacı tehditle kendisine bono imzalatıldığını iddia etmektedir. 6100 sayılı HMK’nın 201. maddesinde “Senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler ikibinbeşyüz Türk Lirasından az bir miktara ait olsa bile tanıkla ispat olunamaz.” hükmü yer almış ise de, tehdit iddiası bu kuralın istisnalarından olup tanıkla ispatı mümkündür. Davacı tehditle kendisine bono imzalatıldığı iddiasını tanık dahil her türlü delil ile ispat edebilir. Mahkemece, davacının Cumhuriyet Başsavcılığına yaptığı şikayetin kovuşturmaya yer olmadığına şeklinde sonuçlanmasına göre davacının tanıkları dinlenilmeden karar verilmiş, istinaf incelemesi sırasında da bu eksiklik giderilmemiştir. Eksik tahkikat ile karar verilmesi doğru değildir. Mahkemece davacı tarafından gösterilen tanıklar dinlenilerek ve tanık beyanları değerlendirilerek varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, dosyanın ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesine, karardan bir örneğin ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesine gönderilmesine, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 18/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi