Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/183
Karar No: 2020/3614
Karar Tarihi: 16.11.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2018/183 Esas 2020/3614 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı banka ile davalılar arasında kredi kartı sözleşmesi yapılmış, borç ödenmediği için takibe geçilmiş ve takip kesinleştikten sonra maaşına haciz yazısı yazılmıştır. Davacı, kendi hacizlerinin 5. sırada olduğunu belirtse de, verilen cevapta başka hacizlerin olduğu ve kendi hacizlerinin 1. sırada olmadığı belirtilmiştir. Davacı, 1. sırada olan hacizle ilgili her iki davalılar arasında muvazaa olduğunu iddia ederek, 5. sırada olan maaş hacizlerinin 1. sıraya alınmasını talep etmiştir. Davalı ise bu iddiayı reddetmiş ve davanın reddi talep edilmiştir. Mahkeme, davacının takibine konu kredi sözleşmesinin sonraki tarihli olduğu gerekçesiyle davalı ... yönünden davanın reddine, davalı borçlu Mehmet yönünden ise davanın husumetten reddine karar vermiştir. Davacı vekili temyiz etmiştir. Yüksek Mahkeme ise 1) her iki tarafın takibine dayanak olan belgelerin doğduğu tarihler değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği ve bu yanlışlık nedeniyle kararın bozulması gerektiği, 2) maaş hacizlerinde üst sıralarda bulunan alacaklar aleyhine açılan davaların genel muvazaa mahiyetinde olduğunu ve davacıya ispat yükünün yüklenmek yerine davalıya yüklenmesi gerektiği belirtilmiş, bu nedenlerle hükmün davacı yararına bozulması kararlaştırılmıştır.
Kanun maddeleri: İİK'nın 140/1, 83/2, TBK'nın 19.
23. Hukuk Dairesi         2018/183 E.  ,  2020/3614 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkili banka ile davalı ... arasında kredi kartı sözleşmesi imzalandığını, borcun ödenmemesi üzerine takibe geçildiğini, takip kesinleştikten sonra maaşına haciz yazısı yazıldığını, ancak verilen cevapta başka hacizlerin olduğu kendi hacizlerinin 5.sırada olduğunun belirtildiğini, 1.sırada olan hacizle ilgili her iki davalılar arasında muvazaa olduğunu öne sürerek 5.sırada olan maaş hacizlerinin 1.sıraya alınmasını talep etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkilinin ortakları ile emlak, inşaat ve elektronik ticareti yapan iş adamı olduğunu, yaptıkları işe ilişkin alacaklı oldukları icra dosyaları bulunduğunu, ... hakkında yapılan takibin nedeninin kefaletten kaynaklandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının takibine konu kredi sözleşmesinin sonraki tarihli olduğu gerekçesiyle davalı ... yönünden davanın esastan reddi ile davalı borçlu Mehmet yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
    1) Mahkemece, davacı bankanın alacağının dayanağı olan kredi sözleşmesinin davalının alacağına nazaran daha sonra düzenlendiği belirtilmişse de dosya kapsamından bu durumun aksi anlaşılmaktadır. Bu durumda yapılacak iş her iki tarafın takibine dayanak olan belgelerin doğduğu tarihler değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekirken bu yönde işlem yapılmayan kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    2) İİK"nın 140/1 maddesi uyarınca haczedilen mal alacaklıların alacağına yetmemesi halinde icra dairesince sıra cetveli yapılır. İİK"nın 83/2. maddesine göre ise maaş üzerinde birden fazla haciz söz konusu olması halinde hacizlerin sıraya konulacağı haciz tarihi önde olanın alacağı bitmedikçe sonraki haciz alacaklısına ödeme yapılamayacağı belirtilmiş olup bu sıralama maaşı ödeyen kurum tarafından yapılır. Bu sıralama "Sıra cetveli" niteliğinde değildir.
    Sıra cetveline itiraz davalarında davalının alacağının gerçek olduğunu ispat etmek zorunda olmasına rağmen, maaş hacizlerinde üst sıralarda bulunan alacaklar aleyhine açılan davalar genel muvazaa mahiyetinde olup bu davalarda genel ispat kuralları geçerlidir.
    Bu durumda mahkemece, davanın genel muvazaa davası olarak kabul edilip, ispat yükünün de davacıya yüklenerek uyuşmazlığın TBK"nın 19. maddesinde düzenlenmiş genel muvazaa ilkelerine uygun olarak çözümlenmesi gerekirken ispat yükünün davalıya yüklenmesi suretiyle sonuca gidilmesi doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıdaki (1) ve (2) No.lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 16.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi