Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/7679 Esas 2016/7529 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7679
Karar No: 2016/7529
Karar Tarihi: 27.09.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/7679 Esas 2016/7529 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/7679 E.  ,  2016/7529 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 22/03/2016 tarih ve 2016/80-2016/80 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    İhtiyati hacze itiraz eden vekili, dava dışı firma ile banka arasında akdedilen kredi sözleşmesinin teminatı olmak üzere 15/11/2011 gün ve 9854 sayılı ipotek sözleşmesi ile taşınmazını ipotek ettirdiğini, sadece ipotek verilen taşınmazın bedeli kadar (150.000 TL) sorumlu olduğunu, ipotek senedinde yer alan kefalet hükmüne dayanılarak sorumluluğuna gidilemeyeceğini ileri sürerek, ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiş; duruşmada alınan beyanında ise ipotek verilen taşınmazın bedeli kadar paranın ödendiğine ilişkin dekont ibraz etmiştir.
    Alacaklı vekili, itirazın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, tapuda düzenlenen ipotek sözleşmesinin 5. bendinde borçlunun "tesis edilen ipoteğe ilaveten, ipotek tutarı kadar müteselsil kefil sıfatıyla da ayrıca sorumlu olmayı kabul ve taahhüt ettiği"nin yazılı olduğu, Borçlar Kanunu"nun 586. maddesinde belirtildiği şekilde itiraz edenin hem kefil, hem ipotek veren üçüncü kişi, hem de müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluğunun bulunduğu, alacaklının borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden müteselsil kefili takip edebileceği gerekçesi ile ihtiyati haciz kararına vaki itirazın reddine karar verilmiştir.
    Kararı ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekili temyiz etmiştir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, ihtiyati hacze itiraz eden borçlu vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 27/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.