4. Ceza Dairesi 2015/22612 E. , 2019/19385 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, şantaj, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
A-Sanık hakkında gece vakti konut dokunulmazlığının ihlali ve zincirleme tehdit suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri açısından;
Sanık hakkında 28/12/2011 tarihinde katılanı silahla tehdit ettiği, konut dokunulmazlığını ihlal ettiği, katılanı ve kızını darp ettiği ve katılanın malına zarar vermesi nedeniyle Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/82294 soruşturma, 2011/13874 iddianame no"lu 29/12/2011 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı ve yapılan yargılama sonucunda Antalya 15.Asliye Ceza Mahkemesinin 2012/18 Esas, 2012/169 Karar sayılı kararıyla silahla tehdit ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararlar verildiği ve bu kararların 29/03/2012 tarihinde kesinleştiği, incelemeye konu dosyada ise sanığın 11/12/2011 tarihinde katılanın konut dokunulmazlığını ihlal ettiği ve 11/12/2011 tarihi ile sanığın yukarıda incelenen Antalya 15.Asliye Ceza Mahkemesi dosyasının suç tarihine kadar zincirleme şekilde sanığın katılanı tehdit ettiği iddialarıyla Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/78798 soruşturma ve 2012/1760 iddianame no"lu 17/02/2012 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı ve eylemler hakkında iddianame düzenlenmesi ile hukuki kesintinin gerçekleştiğinin anlaşılması karşısında, her iki dosyanın iddianame tarihleri ve suç tarihleri gözetilerek eylemlerin hukuki kesintiden önce ya da sonra işlenip işlenmediği belirlenerek mükerrer dava açılıp açılmadığı tespit edilip eylemlerinin bütününün TCK"nın 43. maddesine konu olup olmayacağı tartışılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,
B-Sanık hakkında şantaj suçundan kurulan mahkumiyet hükmü açısından;
1)Kanun koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, alt sınırdan uzaklaşmanın gerekçelerinin gösterilmesi, dayanılan gerekçelerin de yasal olması ve dosya içeriğiyle örtüşmesi gerektiği halde; sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 107/1. maddesi uyarınca hüküm kurulurken, farklı gerekçe göstermeksizin, hapis cezasının alt sınırı olan 1 yıl hapis cezasına hükmedilmesine karşın, adli para cezasının belirlenmesi sırasında alt sınır olan 5 gün yerine 30 gün adli para cezasına hükmolunması suretiyle fazla ceza tayini,
2)Sanık hakkında belirtilen suçlardan hüküm kurulurken temel cezalar alt sınırdan belirlendiği halde, aynı Kanunun 51/3. maddesi gereğince erteleme nedeniyle denetim süresinin gerekçe gösterilmeden üst hadden belirlenmesi,
3)Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, TCK"nın 53/3. maddesi uyarınca aynı maddenin birinci fıkrasının c bendindeki hak yoksunluklarının kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından uygulanamayacağının gözetilmemesi,
4)Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının gözetilmesi zorunluluğu,
C-Sanık hakkında hükmolunan tüm mahkumiyet hükümleri açısından ortak olarak;
Sanığın boşanma aşamasında olan ve kendisi ile birlikte olmak istemediğini belirttiği katılana karşı iddianameye konu eylemleri gerçekleştirdiğinin kabul edilmesi, dosya içeriğindeki görüşme kayıt içerikleri, sanığın 28/12/2011 tarihinde benzer eylemleri tekrardan gerçekleştirmesi ve bu eylemleri nedeniyle bir süre tutuklu kalması, suçlamaları kabul etmeyerek katılanın canı sıkıldıkça kendisine ithamlarda bulunduğunu beyan ederek pişmanlık göstermemesi karşısında, bu hususlar gözetilmeden, "Sanığın daha önceki sabıkalarının ertelemeye engel teşkil etmemesi, duruşmadaki iyi halleri dikkate alındığında hakkında verilen hürriyeti bağlayıcı cezaların tecili halinde bir daha suç işlemeyeceği konusunda mahkememize yeterince kanaat oluştuğu" şeklindeki gerekçelerle sanık hakkında erteleme hükümlerinin uygulanması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafii ile katılan ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.