Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanığın “www.sahibinden.com” sitesinden satılık telefon ilanı verdiği, ilanı gören müştekinin sanıkla irtibata geçtiği, talep ettiği şekilde 800 TL parayı posta havalesi ile sanığa göndermesine rağmen, telefonun teslimi gerçekleştirilmediği, bu şekilde sanığın dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanık savunmaları, müşteki beyanları, tanık anlatımları, posta havale dekontu, ekspertiz raporu ve dosya kapsamına göre sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Sanığa yüklenen eylemlerin, Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 16/04/2013 tarih ve 2012/15-1407; 2013/140 E. K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere; 5237 sayılı TCK"nın 158/1-f maddesinde öngörülen bilişim sistemlerinin araç olarak kullanmak suretiyle dolandırıcılık suçu kapsamında kaldığı gözetilmeden saç vasfında yanılgıya düşmek suretiyle basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle dolandırıcılık suçundan hüküm kurularak eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın suçun sabit olmadığı, eksik inceleme ve hükmün yasaya aykırı olduğu nedenlerine dayanan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 12/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.