17. Hukuk Dairesi 2014/25136 E. , 2017/2419 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar ... ve ... vekillerince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 07.03.2017 Salı günü davalı ... vekili Av. ... ... ... ile davalı ... asil geldiler. Davacı ve diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı ... vekili ve davalı ... (asil) dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı borçlular, hakkında takip başlatıldığını, borçluların alacağı karşılayacak mal varlıkları olmadığını ve alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla dava konusu ... plakalı aracın ....05.2012 tarihinde, 243 ada ... parsel ... nolu bağımsız bölümü davalı ...’ye onun da 02.08.2012 tarihinde dava konusu taşınmazın davalı ...’ya, aracın ise yine aynı tarihte davalı .... ...’a satıldığını belirterek davalılar arasındaki tasarrufların iptalini talep etmiştir.
Davalı borçlular vekili, müvekkillerinin mal varlıklarını mal kaçırma amacı ile değil bir an önce borçlarının ödenmesi amacı ile satıldığını ve sonuçta borçların bir kısmının ödendiğini belirterek haksız açılan davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, müvekkilinin ... de ticaret yapıl bir şahıs olduğunu, borçlular ile akrabalık bağı olmadığını sadece soy isim benzerliği olduğu, araç ve taşınmazın raiç bedelleri üzerinden satın alındığını ve bedellerinin banka aracılığı ile ödendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, aracın raiç değer üzerinden noterden alındığını ve bedelin ödendiğini belirtmiştir.
..
Davalı ... vekili, haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalı ...’nin ve ...’nın borçlular ile aynı iş kolunda faaliyette bulunduğundan borçluların mali durumunu bilebilecek şahıslardan olduğu, diğer davalı ....’in kötü niyeti ispatlanmadığından bahisle ...’le ilgili davanın reddini dava konusu araç bedelinin davalı ...’den tahsiline, taşınmazla ilgili tasarrufun iptaline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, İİK.277 ve devamı maddelerine dayanılarak açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
...-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere kararının gerekçe ve değerlendirilmesinde göre ... plakalı aracın satışını yapan ... .... .... İnş. Pet. Gıda San. Tic. Ltd. Şti yönünden ....02.2013 tarihinde yapılan haciz ile aciz halinin gerçekleşmiş bulunmasına ve davalı ...’nin borçlu şirket ile aynı işkolunda faaliyette bulunan ...-... ....Ldt. Şti ortağı olduğu, anılan şirket yöneticisi ... ...’nin borçlulardan ... ... ...’nin kız kardeşi...’in eşi olup, üçüncü kişi ....’in ... ....’nin yiğeni olduğu ve borçlu şirket ile aynı adreste faaliyette bulunduğundan İİK’nun 280.maddesi gereğince borçlunun mali durumunu bilen veya bilmesi gereken şahıslardan olduğunun anlaşılmış bulunmasına davalı ... hakkında red edilen dava yönünden davacı vekilinin temyiz isteminin bulunmamasına göre, davalı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi ile ... plakalı araç yönünden kararın onanması gerekmiştir.
...-... ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun haciz yada iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır.
Davacı, iptal davası sabit olduğu takdirde, tasarruf konusu mal üzerinde cebri ... yolu ile hakkını almak yetkisini elde eder ve tasarruf konusu taşınmaz mal ise, davalı üçüncü şahıs üzerindeki kaydın düzeltilmesine gerek olmadan o taşınmazın haciz ve satışını isteyebilir (İİK.md.283/...). Bu yasal nedenle iptal davası, alacaklıya alacağını tahsil olanağını sağlayan, nisbi nitelikte yasadan doğan bir dava olup; tasarrufa konu malların aynı ile ilgili değildir.
Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki ... takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir.
Somut olayda, dava konusu taşınmaz borçlulardan M.Kemal Köse tarafından davalı ...’ye onun tarafından da davalı ...’ya satıldığından, dava dayanağı... .. 2012/... sayılı takip dosyasından İİK’nun 105.madde niteliğinde anılan borçlu adresinde yapılmış bir haciz olmadığı gibi aciz belgesi de sunulmamıştır.
Bu durumda, mahkemece dava konusu 243 Ada ... parsel ... nolu Bağımsız bölüm yönünden davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda ... nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılardan ...’nin sair temyiz itirazlarının reddi ile 34 FZ 0767 plakalı dava ile ilgili kararın ONANMASINA, ... nolu bentte açıklanan nedenlerle dava konusu 243 Ada ... parsel ... nolu Bağımsız bölüm yönünden davalı ... vekilinin diğer davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ....480,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ..."ya verilmesine, aşağıda dökümü yazılı ....029,... TL kalan onama harcının temyiz eden davalı ..."den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."ya geri verilmesine ........2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.