11. Hukuk Dairesi 2016/6503 E. , 2016/7494 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 06/04/2016 tarih ve 2015/519-2016/234 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; davalı bankanın ... plaka sayılı araç için ... isimli dava dışı kişiye kredi kullandırdığını ve aracın kaydı üzerine rehin şerhinin konulduğunu, ..."nın ise söz konusu aracı mevcut rehin ve kredi borcu ile müvekkili şirkete satarak devrettiğini, müvekkili şirketin ... plaka sayılı araç için kullanılmış olan kredi borcunu tamamen ödeyerek kapattığını ve araç üzerindeki rehin şerhinin kaldırılmasını talep ettiğini, bankanın şifahi olarak ... isimli kişinin kredi kartı borcu olduğunu beyan ederek rehin kaldırma işlemini yapmadığını,müvekkili şirkete ait hesap ve kredi kullanımı incelendiği takdirde kredi hesabının kapatılmış olduğunun anlaşılacağını iddia ederek davanın kabulü ile araç üzerindeki rehin şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacı borçlu adına kayıtlı ... plakalı aracın müvekkili lehine rehnedildiğini, rehin sözleşmesi gereğince müvekkili bankanın doğmuş, doğacak tüm hak ve alacaklarının teminatı olarak verildiğini, borçlunun müvekkili banka nezdindeki riskleri kapsamında araç üzerindeki rehin şerhinin kaldırılmadığını, borçlu İbrahim Kılcı"nın yasal takibe konu olmuş banka nezdindeki risklerinin bulunduğunu, halen ... 4.İcra Müdürlüğü"nün 2014/7814 esas sayılı dosyasında ..."nın banka borçlusu olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un 3/1-(k-l),73/1.ve 83/2. maddeleri uyarınca, davacı tarafın açtığı davanın dava dışı ..."nın davalı bankadan kullandığı taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi kapsamında ... plakalı araç kaydına konan rehnin kaldırılması talepli dava olduğu, davacının ve davalının ticaret şirketi olduğu ancak dava dışı İbrahim Kılcı ile davalı banka arasında 25/06/2012 tarihli "Taşıt Kredisi ve Rehin Sözleşmesi" imzalandığı ve ... plakalı ticari olmayan araç kaydına rehin konulduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin tüketici sözleşmesi olduğu, davacı şirketin rehne konu aracı daha sonradan satın aldığı, davacı ile davalının doğrudan ticari bir ilişkisinin olmadığı gibi, rehnin kaldırılmasının şartlarının oluşup oluşmadığı hususunun taşıt kredisi ve rehin sözleşmesi kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği gerekçesiyle dava tarihi itibariyle dava dilekçesinin dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddi ile mahkemenin görevsizliğine, kesinleşince ve talep halinde dosyanın ... Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacı şirketin dava dışı gerçek kişiden davalıya olan kredi borcu ve üzerindeki rehin şerhiyle birlikte devraldığı araç üzerindeki rehnin kaldırılması istemine ilişkindir. Mahkemece, dava dışı gerçek kişi ile davalı banka arasındaki sözleşmenin tüketici sözleşmesi olduğu gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Ancak, davacı şirketin aracı tüm tahditleriyle birlikte devraldığı ve araç üzerindeki rehin kaydının terkini için işbu dava açıldığına göre, uyuşmazlık 6102 sayılı TTK m. 4/1 gereği nispi ticari dava niteliğinde olup her iki tarafın ticari işletmesinden kaynaklanmaktadır. Ayrıca aynı Kanunun 4. maddesinin 1. fıkrası b bendi uyarınca Türk Medeni Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ila 969 uncu maddelerinde öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağı düzenlenmiştir. Bu durumda, mahkemece uyuşmazlığın esasının incelenip bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.