21. Hukuk Dairesi Esas No: 2007/16703 Karar No: 2008/8966
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/16703 Esas 2008/8966 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2007/16703 E. , 2008/8966 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 2. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 02/05/2007 NUMARASI : 2005/2342-2007/926
Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki davacı (3.kişi) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin . kabulüne karar verilmiştir. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. Uyuşmazlık İİK 96 ve devamı maddeleri uyarınca 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir. Davalı alacaklı tarafından İstanbul 12.İcra müdürlüğünün 2005/14132 sayılı dosyası ile borçlu EET Telekominikasyon A.Ş. hakkında kira alacağından dolayı takip başlatılmıştır.Borçlunun takip adresi V. Sk.No:..Y.Apt...Blok K:..D...G. adresidir.Haciz ise A.mahallesi G.Sokak A.işhanı No:..kat:..D...adresinde 12.10.2005 tarihinde uygulanmıştır. Borçlunun takip adresi haciz uygulanan işyeri olmayıp, ödeme emri de borçluya bu adresinde tebliğ edilmemiştir.Bunun gibi borçlunun ticaret sicilinde kayıtlı olan yerleşim yeride haciz uygulanan işyeri değildir. Davacı 3.kişi 5.11.2001 tarihinde Ticaret Sicil Gazetesinde yayınlanan ilanla haciz adresinde kurulmuştur ve 2001 tarihinden itibaren de bu adres davacı 3.kişi adına vergiye kayıtlıdır.Davacı şirket ortaklarından A.Y.ile N.Y. aynı zamanda borçlu şirketinde ortağıdır. Ancak ortaklar arasındaki bu organik bağ borçlu şirketin borcundan dolayı davacı adresinde haciz yapılmasını haklı kılmaz. Mevcut organik bağ sebebiyle haciz adresinde borçluya ait bir takım evrakların bulunması doğaldır. Her iki şirkette farklı tüzel kişiliğe haizdir. Haciz adresinin borçlu şirketle ilgisi saptanamadığından İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesi davacı 3.kişi yararınadır. Bu durumda ispat yükü davalı alacaklıdadır. İspat yükü kendisinde olan davalı alacaklı hacizli malların borçluya ait olduğunu ispat edemediğinden davacı 3.kişinin davasının kabulü yerine reddi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.. O halde davacı 3 kişinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı (3.kişiye) iadesine, 10.6.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.