19. Hukuk Dairesi 2014/446 E. , 2014/4909 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Uşak 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 04/04/2013
NUMARASI : 2010/125-2013/140
Taraflar arasındaki asıl ve birleşen itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili bankanın alacağından dolayı tahsilde tekerrür etmemek üzere Uşak 2. İcra Müdürlüğü"nün 2009/4014 Es.sayılı ve Uşak 2. İcra Müdürlüğünün 2009/4015 Es. sayılı takip dosyaları ile davalı ve dava dışı asıl borçlu N.. A..hakkında icra takibi yapıldığını, davalının borcu ödemiş olduğu iddiasıyla borca ve ferilerine itiraz ettiğini belirterek, davalının Uşak 2. İcra Müdürlüğü"nün 2009/4014 Es.sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına ve müvekkili lehine asgari %40 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin 14/04/2010 havale tarihli dava dilekçesiyle davalının Uşak 2. İcra Müdürlüğü"nün 2009/4015 Es. sayılı takip dosyasındaki itirazının iptali, takibin devamı ve müvekkili lehine asgari %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebiyle açtığı dava 24/06/2010 tarih, 2010/126 Es. 2010/168 K.sayılı kararı ile asıl davayla birleştirilmesine karar verilmiştir.
Davalı vekili, müvekkili H.. A.."ın kredisine ipotek tesis edilmediğini, N.. A.."ın kredisi için ipotek tesis edildiğini, S.. M.."ın bankaya parayı yatırma sebebinin N.. A.."ın borcu için, ipoteğin kaldırılması amacı ile olduğunun sarih olduğunu, yani paranın sehven N.. A.. hesabına yatırılmadığını, S.. M.."ın, N.. A.. hesabına yatırılan paranın hesaptan hesap sahibinin bilgisi dışında, rızası ve imzası alınmadan sehven yatırıldığı düşüncesi ile H.. A.."ın hesabına aktarılmasının haksız olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, S.. M.. tarafından yatırılan paranın, onun satın aldığı taşınmaz üzerinde mevcut ipotek tesisine konu olan borçla ilgili H.. A.. kredisine tahsil edilecekken yanlışlıkla N.. A.."ın kredi hesabına tahsil edilmiş olmasından dolayı daha sonra aynı gün düzeltme işleminin yapıldığının kabulü gerektiği, çünkü satış işlemine konu Uşak İli Merkez K.. köyü 1.. ada 1.. parsel sayılı taşınmazın, dava dışı N.. A.."a vekaleten davalı tarafından gerçekleştirilen akit ile kendisinin, yani H.. A.."ın doğmuş ve doğacak kredi borçlarına karşılık ipotek edildiği, S.. M.. tarafından da satış bedelinden H.. A.. kredisine karşılık gelen kadar 26.000,00 TL ayrılıp ipotek bedeli olarak bankaya yatırılıp kalan satış bedelinin ise H.. A.."a elden verildiğine göre bu paranın satış işlemine konu 1.. ada 1.. parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ipotek borcuna karşılık H.. A.. kredisi hesabına yatırıldığının kabulü gerektiği, bu itibarla asıl borçlu N.. A.."ın kendi kredi borcunun devam ettiği, mahkemece gerekçeli ve yeterli bulunan bilirkişi ek raporuyla davalının sorumlu olduğu borç miktarının saptandığı, davacı banka tarafından önce yanlış yapılan tahsilat sonrasında düzeltme işlemi yapılması ve uyuşmazlığın buradan doğması sebebiyle alacağın likit olmaktan çıkıp yargılamaya muhtaç kılındığı gerekçesiyle, asıl davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, mahkeme kararı süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
(1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı-birleşen davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
(2) Birleştirilen davalar bağımsızlıklarını koruduklarından ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, birleştirilen davada reddedilen kısım yönünden kendisini vekil ile temsil ettiren birleşen davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
(3) Davacı-birleşen davacı vekilinin temyizine gelince, dava ve birleşen davada hükmedilen alacak banka genel kredi sözleşmesine dayalı olup, likit (bilinebilir-belirlenebilir) nitelikte olduğundan İİK"nun 67/2 maddesi uyarınca davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, bu yöndeki talebin reddi doğru olmadığı gibi, birleştirilen davada kabul edilen kısım üzerinden davacı-birleşen davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiş olması da usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bendde açıklanan nedenlerle davalı-birleşen davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bendde belirtilen nedenlerle davalı-birleşen davalı yararına, (3) nolu bendde belirtilen nedenlerle davacı-birleşen davacı yararına hükmün BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde iadesine, 13.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.