Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1958
Karar No: 2019/4395
Karar Tarihi: 18.09.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2018/1958 Esas 2019/4395 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, davacı vekili tarafından açılmıştır. Davada, davalı tarafından ödenmeyen bir faturaların tahsili istenmiştir. İlk derece mahkemesi, taraflar arasındaki ticari ilişkide dava konusu edilen faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını, dolayısıyla davacı tarafın fatura bedellerinin ödenmediğini ispatlayamadığını belirterek davayı reddetmiştir. Davacı vekili, bu kararı istinaf etmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi yaptığı inceleme sonucunda, davacının delil olarak sunduğu künye belgelerinin davacının takip konusu yaptığı 14 adet fatura içeriği mal teslimini ispatlayamadığını ve bu belgelerin davalının imzasını içermediğini kaydetmiştir. Mahkeme, davacının takibi haksız ve kötü niyetli olarak değerlendirilmesine olanak olmadığına karar vererek davacı vekilinin istinaf başvurusunu reddetmiştir. Kararda, 6100 sayılı HMK'nın hükümlerine aykırı bir uygulama yapıldığı, ancak bu durumun hükmü sakatlamadığı ifade edilmiştir.
Kanun Maddeleri: 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 102. maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 ve 353/1-b-3. maddeleri.
19. Hukuk Dairesi         2018/1958 E.  ,  2019/4395 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi

    Taraflar arasında görülmekte olan menfi tespit davasının ilk derece mahkemesinde yapılan yargılaması sonunda verilen kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine İ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi tarafından verilen istinaf talebinin esastan reddine ilişkin hükmün davacı vekilince duruşmalı davalı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... gelmiş olmakla duruşmaya başlanarak hazır bulunan taraf vekillerinin sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp , düşünüldü.

    -KARAR-

    Davacı vekili, davalıya 14 adet fatura kayıtlı olarak teslim edilen toplam 293.062,50 TL meblağlı sebze, meyve v.b diğer ürünlerin bedelinin ödenmemesi üzerine söz konusu faturalardan doğan alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava ve takip konusu faturaların ve söz konusu fatura içerikleri malların davalı tarafından teslim alınmadığını savunarak davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    İlk Derece Mahkemesince iddia, savunma, bilirkişi raporu ve toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; tacir olan taraflar arasında faturaya dayalı alacağın tahsili için açılan itirazın iptali davasında, davacının dava konusu icra takip dosyasında 14 adet faturaya dayandığı, davacının fatura konusu malların hal çıkışı yapılarak teslim edildiği, ayrıca bir sevk irsaliyesi düzenlenmeksizin davalıya teslim edildiğini bildirdiği, davacının dayandığı künye belgelerinin davacının beyanına göre oluşturulduğu anlaşıldığından davalı tarafı bağlayıcı bir sevk irsaliyesi olarak kabulünün mümkün bulunmadığı, davacı tarafın incelenen ticari defterlerindeki kayıtların birbirini teyid etmediği, dolayısıyla davacı lehine kesin delil vasfını haiz olmadığı, taraflar arasında geçmişten gelen ticari ilişki bulunduğunun ve ödemelerin olduğunun anlaşıldığı, ancak dava konusu edilen faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığının ve süregelen ticari ilişkide davalı tarafından yapılan ödemelerin de davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığının alınan bilirkişi raporu ile saptandığı, davacı davalıya mal teslim ettiğini tanıkla ispat etmek istemiş ise de talep konusu alacağın niteliği itibarıyla tanıkla ispat sınırının üzerinde bulunduğu, ayrıca davalı tarafın da tanık dinletilmesine açık muvafakatinin olmadığı, davacının tek taraflı olarak düzenlediği takip dayanağı faturaların alacaklı bulunduğunu kanıtlamaya yetmediği, gerek künye belgelerinin davacının beyanı doğrultusunda oluşturulması gerekse ticari defterlerin içeriği itibarıyla davalı tarafı bağlayıcı bir yönü bulunmadığından bu belgelerin yazılı delil başlangıcı sayılamayacağı gerekçesiyle, bu durumda dava ve takip konusu faturalar içeriği mal teslimi ispatlanamadığından davanın reddine, davacının faturalara dayalı olarak takip yapmakta haksız ve kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davacı aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş hüküm taraflar vekillerince istinaf edilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi"nce yapılan yargılama neticesinde, uyuşmazlığın davacı tarafça delil olarak dayanılan arkalarında ... Büyükşehir Belediyesi Hal Müdürlüğü"nün “çıkış kontrolü yapıldı” damgası ve tarih atılı 128 adet künye belgelerinin, davacının takip konusu yaptığı 14 adet fatura içeriği mal teslimini ispat edip etmediği noktasında toplandığı, davacı-satıcı, davalı-alıcıya icra takibine konu 14 adet fatura içeriği ürünü teslim ettiğini HMK"nın 200. maddesi gereği usulüne uygun delillerle ispatla yükümlü olduğu, davacının delil olarak dayandığı birer örneği dosya kapsamında bulunan 128 adet künye belgesinde; tarih, malın adı, cinsi, malın gideceği adres, üretici adı, mal sahibi, bildirimci mal miktarı ve araç plaka yazılı olduğu, bu belgelerin arkasında künye tarihi ile aynı tarihin basılarak “... Büyükşehir Belediyesi Hal Müdürlüğü Çıkış Kontrolü yapıldı” damgasının basıldığı, künye belgelerinin bilgisayar çıktısı niteliğinde olduğu ve üzerinde tarafların imzasının yer almadığı, ... Büyükşehir Belediyesi Hal Müdürlüğü"ne 2 defa müzekkere yazıldığı, müzekkere cevaplarında mevzuat gereği fatura olmaksızın ürün teslim edilemediğini, ürünlerin halden çıkartılamayacağı, her iki tarafın da toptancı halinde faaliyet göstermekte olup ibraz edilen 14 adet faturadan da anlaşıldığı üzere ürünlerin halden çıkışının olmadığı, ticaretin hal içinde gerçekleştiğinin bildirildiği, yine ikinci müzekkere cevabında, ürün künye belgesiyle halden çıkışı yapılamayacağını, çıkış yapılabilmesi için fatura ibrazı gerektiğini, hal çıkışında fatura haricinde künye belgesi vb. gibi belgelere kaşe vurulmasının mümkün olmadığının belirtildiği, yazı cevaplarının içeriklerinden davacının delil olarak dayandığı künye belgelerinin bizzat davacı tarafından düzenlendiği ve adı geçen Belediye Hal Müdürlüğü"nce kaşelenip imzalanmadığı anlaşıldığı, bu belgeler, davalının imzasını içermediğinden fatura içeriği ürünlerin davalı-alıcıya teslim edildiğini kanıtlayamadığı, her ne kadar davalı-alıcının lehe delil teşkil eden ticari defterlerinde bu faturalardan 05.08.2015 tarihli faturanın kayıtlı olduğu saptanmış ise de söz konusu fatura tarihinden sonra davalının ödemede bulunduğuna dair davacının ticari defterlerinde kayıt bulunduğu anlaşıldığından, fatura tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 6098 sayılı TBK"nın 102. maddesi gereği bu fatura bedelinin ödendiğinin kabulü gerektiği, dava konusu ilamsız icra takibi davacı defterlerinde kayıtlı 14 adet faturaya dayanmakta olup bu faturalardan biri davalı defterlerinde kayıtlı olduğundan davacının takibi haksız ve kötü niyetli olarak değerlendirilmesine olanak olmadığı, ilk derece mahkemesince davalının bu yöndeki isteminin reddine karar verilmesi bu sebeple isabetli görüldüğü gerekçesiyle davacı vekilinin bütün istinaf başvuru sebeplerinin HMK"nın 353/1-b-3.maddesi, davalı vekilinin ise HMK"nın 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine dair karar verilmiş hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi ilk derece mahkemesinin yaptığı tahkikatı yeterli görmediğinden ilave tahkikat yaparak davacı tarafından dosyaya sunulan künye belgelerinin mahiyetinin araştırılması bakımından Bursa Hal Müdürülüğü"ne 2 defa müzekkere yazmıştır.Gelen müzekkere cevapları doğrultusunda tahkikatı tamamlamış tarafların istinaf başvurularını reddetmiştir. Bu uygulama 6100 sayılı HMK"nun hükümlerine aykırı olmuştur. Zira ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi ilk derece mahkemesinin yapmış olduğu tahkikatı yeterli görmemiş ise ilk derece mahkemesinin kararını kaldırdıktan sonra tahkikatı tamamlamalıdır. Bölge Adliye Mahkemesi tahkikat sonunda yine davanın reddine karar verebilir. Ancak bu karar Bölge Adliye Mahkemesi"ne ait bir karar olacağından bu hükmün Yargıtay"ca bozulması halinde dosya Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilecektir. Fakat yapılan bu usul hatası verilen hükmün esasını sakatlamadığından bozma sebebi yapılmamış eleştirilmekle yetinilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle yukarıda işaret edilen hususlar dışında muhakeme hukukuna ve maddi hukuka uygun bulunan hükmün ONANMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, Yargıtay duruşmasında vekilleri hazır bulunan taraflar yararına takdir edilen 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin her birinden alınarak yek diğerine verilmesine, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 18/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi