23. Hukuk Dairesi 2014/6054 E. , 2014/8391 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ortaca 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/01/2014
NUMARASI : 2013/78-2014/17
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmasız, davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. İ. H. T. gelmiş, davacı taraftan gelen olmadığında onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatif aleyhine Ortaca İcra Müdürlüğü"nün 2009/11 sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, takip dayanağı olarak müvekkiline bankadan kredi temini yolu ile verilen borcun gösterildiğini, davalının müvekkili kooperatif ile bir ilişkisi bulunmadığını, sadece müvekkili kooperatifin eski başkanı olan dava dışı O. G."ün kayınpederi olduğunu, takibin şaibeli şekilde itiraz edilmeden kesinleştiğini, davalının kötüniyetli olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespiti ile %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde, davacı kooperatifin borca batık halde olduğunu, bunun sorumlusunun da aidatlarını ödemeyen yöneticiler olduğunu, bu nedenle bankadan kredi çekip borç olarak davacı kooperatife verdiğini, kooperatif kayıtlarında durumunu tespit edilebileceğini savunarak, davanın reddi ile %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya içeriğine göre; davalının kendi adına 19.11.2007 tarihinde 13.000,00 TL net geri ödemeli, 16.159,15 TL tutarında kredi kullandığı, bu paranın 12.000,00 TL"sinin 20.11.2007 tarihinde davacı kooperatifin banka hesabına dava dışı eski kooperatif başkanı S. G. tarafından yatırıldığı, kalan 1.000,00 TL"nin ise S. G."ün kredi kartı hesabına geçtiği, davacı kooperatifin yönetim kurulu tarafından borç para alınması hususunda bir karar alınmadığı, taraflar arasında yapılmış bir protokol olmadığı, sadece muhasebe kayıtlarından davacı kooperatifin davalıya borçlu olduğuna kanaat getirilemeyeceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Hükme esas alınan bilirkişi raporu, yeterli araştırmayı içermediği gibi Yargıtay denetimi de uygun değildir.
Bu durumda, mahkemece gerekirse talimat yolu ile yeni bir bilirkişi heyeti oluşturup, ilgili banka kayıtları üzerinde detaylı inceleme yapılıp, dava konusu ödeme ile ilgili kredinin kim tarafından ne amaçla kullanıldığı hangi tarihte kim tarafından kooperatif hesabına yatırıldığı hususları incelenerek, bilirkişi raporunun 4. sayfasının son bölümünde belirtilen tespitin banka kayıtları ile karşılaştırılarak, detaylı araştırma yapılması ve kooperatif yevmiye kayıtlarının bilgisayar çıktılarının niteliği de tartışılarak, ilgili banka dekontları celp edilip, banka kayıtlarının örnekleri alınarak raporu eklenmek sureti ile açıklamalı, detaylı, incelemeyi içeren ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp, tüm deliller birlikte değerlendirilmek sureti ile uygun sonuç dairesince bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davacı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.