Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 1-Sanığa yükletilen silahla tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı, Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesinin mümkün olduğu, Anlaşıldığından, sanık ... müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-Sanık hakkında silahla kasten yaralama suçundan kurulan hükme ilişkin temyizde, a-Sanığın, 24.09.2013 tarihli duruşmada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul etmesi karşısında, sanığa mağdurun zararını gidermek isteyip istemediği sorulmadan, zararı gidermemesi nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, b-Kabule göre de; Sanığa yükletilen silahla kasten yaralama suçundan temel cezanın alt sınırdan belirlenmesine karşın, erteleme nedeniyle TCK"nın 51/3. maddesi gereğince, denetim sürelerinin gerekçe gösterilmeksizin 3 yıl olan üst hadden uygulanması,
Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan HÜKMÜN 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine 10/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.