19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/29882 Karar No: 2019/10006 Karar Tarihi: 26.06.2019
Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/29882 Esas 2019/10006 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2019/29882 E. , 2019/10006 K.
"İçtihat Metni"
5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’na aykırılık suçundan sanık ..."ın anılan Kanun"un 56/4 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 52/2. Maddeleri gereğince 1.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Ankara 26. Asliye Ceza Mahkemesinin 12/05/2016 tarihli ve 2016/55 esas, 2016/476 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 10/05/2019 gün ve 94660652-105-06-17236-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22/05/2019 gün ve KYB 2019-52885 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu. Anılan ihbarnamede; Yargıtay 11.Ceza Dairesi Başkanlığı"nın 17.12.2015 tarih ve 2015/6461 Esas, 2015/31924 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere, cep telefonu bayii yetkilisi olan sanığın, katılan adına iki adet sahte abonelik sözleşmesi ile telefon hattı çıkartıp özel belgede sahtecilik suçunu işlediğinden bahisle açılan kamu davasında; sanığın, kendisinin şirketin iki yetkilisinden biri olduğunu, Avea bölge toptancılığı yaptıklarını, sözleşmeleri alt bayilerin düzenleyip gönderdiklerini, kendilerinin hattın konuşmaya açılması işlemini yaptıklarını, sözleşmelerde hangi alt bayi tarafından yapıldığına ilişkin bir kayıt olmadığından gönderen bayiyi bilemediğini, 01/10/2012 tarihinden önce Avea firmasının sözleşme üzerine alt bayinin isminin yazılmasını kabul etmediğini ve bu tarihten sonra yapmış olduğu duyuru ile alt bayilerin sözleşmeler üzerine kaşe vurulacağını belirttiğini savunması ve sözleşmelerdeki imza ve yazıların sanığın eli ürünü olup olmadığı yönünde bir tespitin yaptırılmaması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi bakımından; Avea"dan, sanığın savunmasında geçtiği şekilde abonelik sözleşmelerini düzenleyenin alt bayi olması halinde kaşesinin bulunmasının zorunlu olup olmadığı ve bu konuda sözleşme tarihleri de belirtilerek sonraki yıllarda uygulamada bir değişiklik yapılıp yapılmadığının sorulması,şirketin diğer yetkilisi ile katılan adına düzenlenen sözleşmelerde şirket kaşesi altında ismi yazılı ... Ünal"ın kim olduğu araştırılıp beyanları alınarak, bu kişi ya da kişiler ile sanığın suç tarihinden önceki resmi kurumlardan temin edilecek imza ve yazı örnekleri getirtilip, huzurda alınan yazı ve imza örnekleri ile birlikte suça konu abonelik sözleşmelerindeki katılana atfen atılan imza ve yazıların aidiyeti konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılmadan yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü; Dosya kapsamında yapılan incelemede, sanığın eyleminin 5809 sayılı Kanun"un 56/4. maddesi göndermesiyle 63/10. maddesinde öngörülen suçu oluşturduğu iddiasıyla açılan kamu davasında; atılı suçun alt ve üst sınırları göz önüne alındığında 5237 sayılı Kanun"un TCK"nin 75. maddesi gereği ön ödemeye tabi suçlardan olduğu anlaşılması karşısında, bu hususun kanun yararına bozma konusu yapılıp yapılmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 26/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.