12. Ceza Dairesi 2016/7829 E. , 2018/9555 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle Öldürme, Karşılıksız Yararlanma
Hüküm : 1-Karşılıksız yararlanma suçundan Beraat
2-Taksirle öldürme suçundan TCK"nın 22/6. maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına
Taksirle öldürme suçundan sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm ile karşılıksız yararlanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili ile mahalli Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi gereği düşünüldü;
1-İddianame ile kamu davası açılmasına rağmen mühür bozma suçundan hüküm kurulmadığı anlaşılarak yapılan incelemede;
Mühür bozma suçundan zamanaşımı süresinde hüküm kurulabilmesi mümkün görülmekle; kurulmamış bir hükmün temyizi mümkün olmadığından Mahalli Cumhuriyet Savcısı"nın konusu olmayan temyiz talebinin 1412 sayılı CMUK"nun 310. ve 317. maddeleri uyarınca REDDİNE;
2-Taksirle öldürme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
a-Katılan ..."nün taksirle öldürme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Katılan kurumun taksirle öldürme suçunun suçtan zarar göreni olmaması sebebiyle hükmü temyize hak ve yetkisi bulunmadığından, katılan kurum vekilinin temyiz talebinin 1412 sayılı CMUK"un 310. ve 317. maddeleri uyarınca REDDİNE;
b-Mahalli Cumhuriyet Savcısı"nın taksirle öldürme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanığın eşi ve çocukları ile birlikte 15 yıldır ikamet ettiği evinde, sanığın çocuğu olan 1999 doğumlu ölenin olay günü evde tek başına olduğu sırada, evin mutfak kısmında bulunan ve üzerinde süt kaynatılmakta olan elektrikli ocaktan elektrik akımına kapıldığı, ölenin annesi olan ..."in eve döndüğünde evin elektriğinin kesik olduğunu, mutfakta ise kızının hareketsiz yatmakta olduğunu gördüğü, hemen hastaneye kaldırılan ölenin yüksek voltajlı bir akıma maruz kalması ve elektrik çarpması sonucu öldüğü; olay günü kolluk görevlileri tarafından olay yerinde yapılan incelemede; prizden gelen kablonun elektrikli ocağa girdiği noktada kablonun açık bir şekilde bağlanmış olduğunun, fiş prize takılarak kontrol kalemi ile kontrol edildiğinde açık kabloda elektrik olduğunun, evin elektrik hattı incelendiğinde ise evde kaçak elektrik olduğunun ve elektrik saatinin çalışmadığının tespit edildiği; aynı gün jandarma görevlileri tarafından yapılan incelemede; elektrik tesisatının kaçak olarak çekildiğinin, elektrik tesisatının elektrik sayacına girmediğinin, elektrik sayaç saatinin durduğunun, mührünün bozulmuş olduğunun ve evde kaçak elektrik kullanıldığının tespit edildiği anlaşılmış olmakla; sanığın kendi beyanına göre de elektrikli ocağın bağlantısını kendisinin yaptığı, dosya içerisindeki olay yeri fotoğrafları da incelendiğinde, sanığın kendisine ait ve yaşı küçük çocukları ile birlikte ikamet ettiği evinde, usulüne uygun şekilde bağlantısı ve kurulumu yapılmaması sebebiyle teknik gereklere aykırı olan elektrikli ocağı kullanmak suretiyle, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak, kendisi tarafından öngörülen neticenin meydana gelmesini engellemediği ve bu suretle sanığın eylemini bilinçli taksirle gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında TCK"nın 85/1 ve 22/3. maddeleri gereğince hüküm kurularak, ölenin sanığın öz çocuğu olması sebebiyle cezasından TCK"nın 22/6. maddesi gereğince indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi;
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA;
2-Karşılıksız yararlanma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Her ne kadar olaydan sonra DEDAŞ Silvan İşletme Başmühendisliği elektrik teknisyenleri tarafından 10.06.2010 tarihinde olay yerinde yapılan kontrol sonucu, abonenin sayacının sağlam çalıştığı, normal değer kaydettiği ve kaçak kullanım ile ilgili herhangi bir şüphenin bulunmadığı tespitleri yapılmış ve kurum tarafından yazılan müzekkere cevaplarında abone hakkında kaçak elektrik kullanım kaydına ve mühürleme tutanağına rastlanılmadığı belirtilmiş ise de; yukarıda yer verildiği üzere olay günü kolluk görevlileri tarafından evdeki elektrik tesisatının kaçak olarak çekildiğinin, mührün bozulmuş olduğunun ve kaçak elektrik kullanıldığının tespit edilmiş olması karşısında; mahallinde elektrik bilirkişisi marifeti ile keşif yapılarak, dosyada mevcut aboneye ait tüketim bilgilerini içeren tüketim ekstresindeki bilgilerin incelenmesi; ayrıca abonenin suç tarihinden önceki ve sonraki tüketim bilgilerinin karşılaştırılması suretiyle, sanığın olay anında kaçak elektrik kullanıp kullanmadığının tespiti, kaçak kullanımın mevcut olması halinde kaçak kullanım süresinin belirlenmesi, bilirkişi aracılığıyla tespit edilecek kurulu güç ile sayaçtaki tüketim miktarının uyumlu olup olmadığı ve sayaca herhangi bir müdahalenin bulunup bulunmadığı konusunda bilirkişiden rapor alındıktan sonra, sanığın karşılıksız yararlanma kastının bulunup bulunmadığı belirlenerek; ayrıca sanığın kaçak tüketim miktarının bulunması halinde kaçak elektrik miktarının ve kurum zararının tespit edilmesi akabinde, 05/07/2012 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren, 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun"un Geçici Madde 2. Maddesi gereğince tespit edilen kurum zararının karşılanması hususunda sanığa gerekli ihtarlar yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekili ile mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA; 11.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.