13. Ceza Dairesi 2014/27703 E. , 2016/229 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 6 - 2013/329066
MAHKEMESİ : Karaman 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 12/03/2013
NUMARASI : 2008/404 (E) ve 2013/206 (K)
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Mala zarar verme suçlarından dolayı doğrudan verilen sonuç para cezasının miktarı itibariyle, 5320 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi gereğince temyiz yolu kapalı olduğundan, 5320 sayılı Kanunun Geçici 2. ve 1412 sayılı CMUK"un 317. maddeleri gereğince sanık Z.. D.."in temyiz isteminin REDDİNE,
II- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Tanık C.. T.."ın beyanında, sabah namazına gitmek üzere evden çıktığında, mağdurun iş yeri önünde üç şahıs ile suça konu minibüsü gördüğünü beyan ettiği, sanığın da suçlamayı kabul etmediğinin anlaşılması karşısında; eylemin gece gerçekleştiğine dair kesin delil bulunmadığı halde, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hırsızlık eyleminin gündüz vakti işlendiğinin kabul edilmesi gerekirken TCK"nın 143. maddesince artırım yapılıp yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında fazla ceza tayin edilmiş olması,
2-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık Z.. D.."in temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, bozmanın temyiz etmeyen sanıklar M.. D.. ve M.. U.."a 5320 sayılı Yasanın 8/1 ve 1412 sayılı CMUK"un 325. maddesi uyarınca SİRAYETİNE, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından TCK"nın 143. maddesine ilişkin bölüm karardan çıkartılması suretiyle; sanıklar Z.. D.., M.. D.. ve M.. U.. hakkında TCK"nın 142/1-b ve 62.maddeleri uyarınca sonuç olarak1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılması tümcesinin eklenmesi suretiyle yine “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanık hakkında iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
1-Tanık C.. T.."ın beyanında, sabah namazına gitmek üzere evden çıktığında, mağdurun iş yeri önünde üç şahıs ile suça konu minibüsü gördüğünü beyan ettiği, sanığın da suçlamayı kabul etmediğinin anlaşılması karşısında; eylemin gece gerçekleştiğine dair kesin delil bulunmadığı halde, iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçunun gece sayılan zaman diliminde işlendiğine ilişkin kanıtlar karar yerinde, denetime olanak verecek şekilde açıklanıp tartışılmadan iş yeri dokunulmazlığını ihlal suçundan TCK"nın 116/4. maddesiyle uygulama yapılması,
2-5271 sayılı CMK"nın 226. maddesi uyarınca sanıklara ek savunma hakkı tanınmadan iddianamede yer verilmeyen 5237 sayılı TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Kabule göre de;
3-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53.madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık Z.. D.."in temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA,bozmadan CMUK"un 325. maddesi gereğince hükmü temyiz etmeyen diğer sanıklar M.. D.. ve M.. U.."un sirayetine karar verilmesi, 12.01.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.